Zambak’tan bilgisayar destekli Kur’an-ı Kerim eğitimi

Müfredata yeni giren 9. Sınıf’ta Kur’an-ı Kerim öğrenimi Yapılandırıcı Eğitim Sistemi ile daha kolay ve eğlenceli hale geliyor.Zambak Yayınları, 9. Sınıflar için hazırladığı Kur’an-ı Kerim Öğretim Materyalini hazırladı. Lise düzeyindeki öğrenciler için hazırlanan kitap, Kur’an-ı Kerim dersiyle ilgili konuları en doğru şekilde öğretmeyi amaçlıyor. Kitap, müfredattaki ilke ve kazanımlar doğrultusunda ve çoklu zekâ uygulamaları dikkate alınarak yepyeni bir yöntemle hazırlandı.Birçok öğretmeninin önerileri ve öğrencilerin gereksinimleri göz önünde bulundurularak hazırlanan kitap, bu doğrultuda küçük parçalar hâlinde bölümlere ayrılarak yazıldı. Yapılandırıcı Eğitim Sistemi (YES) adı verilen bu yöntemde üniteler uygun yerlerden bölümlere ayrılarak etkinlikler ve testlerle zenginleştirildi. Her bölüm resim, fotoğraf, bilgi notu ve vecizeler gibi görsellerle daha kolay anlaşılır hale getirildi.Kitap akıcı ve özlü bir konu anlatımı ile etkinlikler ve ölçme değerlendirme (boşluk doldurma, doğru - yanlış, bulmaca, eşleştirme, cümle düzeltme, kelime avı ve çoktan seçmeli sorular) bölümlerinden oluşuyor. Ayrıca bölüm başlarında verilecek ödevler belirlenerek faaliyet yönlendirmeleri yapılıyor.Bilgisayar destekli Kur’an-ı Kerim eğitimiKitabımızın en önemli özelliklerinden biri de “bilgisayar destekli” olmasıdır. Kitapla birlikte verilen ve interaktif olarak kullanabileceğiniz DVD ile harflerin ve kelimelerin okunuşlarını, 1. cüzün (veya Âl-i İmrân suresinin) örnek okunuşunu, müfredattaki sure ve duaların tecvidiyle okunuşlarını değerli bir Fem-i Muhsin hocasından dinlenebiliyor. DVD, bilgisayarda, sinevizyonda ya da “Akıllı tahta”da kullanılabiliyor.Amaç: Okutmak ve anlatmakZambak Yayınları Ürün Müdürü Mehmet Karagöllü; titiz bir çalışma ürün olan kitapla ilgili şunları söyledi: “Kur’an-ı Kerim bizlere okunması, anlaşılması ve ibret alıp hayatımıza yansıtılması amacıyla indirilmiştir. Tek harfi bile değişmeden elimize kadar gelmiş, hem dünyamızı hem de ahiretimizi aydınlatıp huzura kavuşturan son ilahi kitaptır. Bize düşen, bu kitabı gönülden sevip okuyabilmek, doğru bir şekilde anlayıp hayatımıza yansıtabilmektir. Bunun için de mutlaka sevgi, kararlılık ve sabır ile hareket edilmelidir. Elinizdeki bu kitapla Kur’an-ı Kerim’in doğru okunabilmesini, çok okunan bazı sure ve ayetlerin anlaşılabilmesini ve ezberlenebilmesini hedefledik. Sık okuduğumuz sure ve duaları ezberleyebilmek için neler yapmamız gerektiğini ve hangi ilkelerle kolayca ezberleyeceğimizi, öğrencilerimize doğru bir şekilde öğretmeyi istedik.”

Tatil kitapları yarıyıl tatiline hazır

Coşku Yayınları tarafından hazırlanan yarıyıl tatil kitapları öğrencilerin tatil günlerini eğlenerek öğrenmesini amaçlıyor.Coşku Yayınları, ilkokul öğrencilerine yönelik hazırladığı yarıyıl tatil kitaplarıyla öğrencilerin tatil dönemlerini eğlenceli ve öğretici şekilde geçirmesine yardımcı oluyor. Öğrencilerin zamanlarını verimli şekilde geçirmesini amaçlayan yarıyıl tatil kitapları ilkokul 1, 2, 3 ve 4. sınıflara yönelik olarak hazırlandı.Öğrencilere tatil boyunca hem dinlenmelerini hem de öğrendiklerini tekrar etmeleri gerektiğini hatırlatan Coşku Yayınları Ürün Müdürü İsmail İzinli şunları söyledi: “Öğrencilerin tatil süresince okula gitmeyecek olmaları, bütün dersleri bir kenara bırakıp, sürekli televizyon seyretme anlamına da gelmemeli.” Tatil süresince dinlenme için ayrılan zamanın vücudun biyolojik yapısını da bozmaması gerektiğine dikkat çeken İsmail İzinli şöyle devam etti: “Öğrencileri tatil süresince derslerini tekrar ederek öğrenme kayıpları yaşamaması gerekiyor. Öğrenilen konuların tatilde unutulmaması amacıyla içinde birbirinden güzel etkinlikler yer alan Coşku Yarıyıl Tatil Kitaplarını hazırladık. Eğlenceli bu kitaplarının yanına hediye olarak bir oyun cd’si ve okuma kitabı da ekledik. Uzman bir ekip tarafından hazırlanan kitaplarımız öğrencilerin yaş ve zihin gelişimlerine uygun şekilde zengin görsel içerik barındırıyor.”Coşku Yarıyıl Tatil Kitabı’nda bulmacalar, bilmeceler, fıkralar, hikayeler, masallar, şiir sayfaları, boyama sayfaları, resimli testler, zekâ oyunları ve yetenek testleri yer alıyor.

BONSAİ BAKIMI

Bonsai sulaması çok önemlidir.

Suyun,saksının dibinden dışarı atıldığını göreceğiniz şekilde sulayın.Toprağın yüzeyi kuruyup daha açık bir renk almaya başlamadan tekrar sulamayın.Daha sonra ağacınızı tam manasıyla tekrar sulayın.Bitkinizin suya ihtiyacı olup olmadığını anlamanın basit yolları vardır.Bitkiyi kaldırın ve ağırlığına bakın.Suya ihtiyacı olan bitkiler hafifler.İkinci yöntem ise;Parmağınızı torağın 1.5 cm içerisine batırın ve kuruluk varsa bitkinin suya ihtiyacı var demektir.Son yöntem ise;bitkinin toprağına bir tahta çubuk batırarak,çubuğu ara ara kontrol edip nemlilik oranından anlayabilirsiniz.

 

Bir sonra ki yazımızda görüşmek dileğiyle

Merkezi sınavların ikinci oturumu yapıldı

Seviye Belirleme Sınavı (SBS)'nın yerine getirilen Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş (TEOG), merkezi sınavların ikinci oturumu yapıldı.Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılan merkezi sınavlarının ikinci oturumu saat 09.00’da başladı. 8. sınıflar için ilk kez düzenlenen ortak sınavların ikinci gün oturumunda öğrenciler Fen ve Teknoloji, İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük ile yabancı dil sınavlarına girdi.TEOG sınavlarının ilki dün gerçekleştirilmişti. Bugün de sınavın ikinci aşaması yapıldı. Sınava girecek öğrenciler sabah erken saatlerde aileleriyle beraber okula koştu. Sınav yapılan okullardan biri de Bahçelievler Kumport Ortaokulu'ydu. Sınavdan çıkan öğrenciler, heyecanlarını aileleri ile paylaştı. Sınavdan çıkan öğrenciler, okul bahçesinde veliler tarafından karşılandı. Öğrenciler, sınavların kolay olduğunu söyledi. Okul bahçesinde sınava giren çocuğunu bekleyen velilerden Aybek Akyüz, sınavlar sırasında ara verilmesinin öğrencileri olumsuz etkilediğini söyledi. Akyüz, “Verilen aralarda çocukların cevaplarını karşılaştırması yanlışı çıktığı zaman diğer sınava moralsiz girmesine sebep oluyor. Keşke hiç ara olmasaydı.” dedi.(CİHAN)

Merkezi sınavların Türkçe oturumu yapıldı

Milli Eğitim Bakanlığı'nca yapılan Ortaöğretime Geçiş Ortak Sınavları birinci oturumu gerçekleştirildi.Sınavlar, günde 3 olmak üzere, 2 günde 6 oturum halinde yapılacak. 8'nci sınıf öğrencileri sırasıyla Türkçe, matematik ve din kültürü ve ahlak bilgisi sınavlarına girdi. Öğrencilere her derste 20'şer soru soruldu. 8'nci sınıflar yarın da fen ve teknoloji, TC İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük ve yabancı dil derslerinden yazılı sınava alınacak.Şehit Teğmen Kalmak İlkokulu 8'inci sınıf öğrencileri sabah saat 08.30'dan itibaren sınavdaki yerlerini almaya başladı. Bazı öğrenciler velileri ile okula geldi. Öğrencilerin serbest kıyafetle okula geldiği gözlendi. Öğrenciler daha önceden belirlenen sıralamalara göre sınıflarındaki yerlerini aldı. Her sınıfta 20 öğrenci olacak şekilde yapılan düzenleme ile öğrenciler sıralara tek tek oturdu. Her sınıfta iki gözetmen öğretmen görev aldı. Öğretmenler ilk önce öğrencilere sınav sorularına cevaplayacakları cevap anahtarlarını dağıttı. Öğrenciler cevap anahtarlarına gerekli bilgilerini yazdı. Ardından sınav görevleri tarafından öğrencileri bilgiler verildi.İlk sınavın Türkçe dersi ile başlayacağını belirten gözetmen öğretmen sınavda 20 soru sorulduğunu ve sürenin 40 dakika olduğunu söyledi. Öğrencilere sınav kapsamında uyacağı kuralları dile getiren gözetmen, sınavların arasında 30'ar dakikalık ara olacağını vurguladı. Uyarıların ardından öğrencilere merkezi sınavların ilki olan Türkçe dersi soru kitapçığı dağıtıldı. Öğrencilere sınav kitapçıkları ile şeker de dağıtıldı.Engelli öğrenciler için sınavlarda özel sınıflar hazırlandı. Engelli öğrenciler sınava her sınıfta tek kişi olacak şekilde girdi. 8'nci sınıf öğrencisi engelli Ömer Can Akcan, merkezi sınav sisteminde tek sınav yerine birkaç sınavın olmasının daha iyi olduğunu söyledi.Öğrencilere merkezi sınavlarda her ders için 20 soru sorulacak ve her ders yazılı süresi 40 dakika sürecek. Her ders yazılıların arasında 30 dakika dinlenme süresi verilecek. Ancak özel eğitime ihtiyacı olan öğrencilerin alacakları sınav hizmetinden dolayı sınav süresi 55'er dakika, sınavların aynı anda başlaması gerektiğinden ders yazılıları arası dinlenme süresi 15'er dakika olabilecek.(CİHAN)

Nabi Avcı'dan 'dershane' açıklaması

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, dershanelerle ilgili olarak Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın gerekli açıklamayı yaptığını söyledi. Avcı, "O açıklamalar çerçevesinde bir çalışmamızı sürdürüyoruz." dedi.Bakan Avcı, Çankaya Üniversitesi'ndeki 'Dünya Gençlik Forumu'na katıldı. Avcı, programdan çıkışta, basın mensuplarının dershanelerle ilgili sorularını cevapladı. Avcı'nın "Biliyorsunuz, dün hükümet sözcümüz Bülent Arınç Bey, gayet derli toplu, güzel bir açıklama yaptı." sözleri üzerine gazeteciler, 'internet dershaneciliği ile ilgili bir talimatınız var mı' diye sordu. Bunun üzerine de Avcı, "Şimdi o açıklamalar çerçevesinde bir çalışmamızı sürdürüyoruz." ifadelerini kullandı.Paydaşlarla görüşme konusunda bir takvimin söz konusu olup olmadığını yönündeki bir soruya da Avcı, "Dün Bakanlar Kurulu sırasında bakan yardımcımız dershane temsilcileri ile görüştü. Bakanlar Kurulu sonrasında müsteşarımız bir başka dershane grubu temsilcileri ile görüştü. Dolayısıyla bunlar önceden hazırlanmış görüşmeler." diye cevap verdi.(CİHAN)

Her şeyden çok okumaya ihtiyacımız var

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün eşi Hayrunnisa Gül’ün himayesinde gerçekleştirilen Konuşan Kitap Şenliği’nin yedinci ve sonuncusu Mersin Kongre ve Sergi Sarayı’nda gerçekleştirildi.Gül, yaptığı konuşmada 5 yıl önce çocuklara kitap okumayı sevdirmek ve daha çok kitap okunmasını sağlamak amacıyla yola çıktıklarını belirtti. O dönemde gelişmiş ülkelerde yılda ortalama 20 kitap okunurken bu rakamın Türkiye’de 7 olduğunu ifade eden Gül, “Yapılan araştırmalar toplumumuzun yüzde 32’sinin hiç kitap okumadığını gösteriyordu. Oysa ülke olarak ileriye gitmek, bilimde, sanatta ve sporda başarılı nesiller yetiştirebilmek için her şeyden çok okumaya ihtiyacımız var. Öğrenmenin en ucuz yolu okumaktan geçiyor.” diye konuştu. Etkinliğe ‘Konuşan Kitap Şenliği’ adını vererek kitapların kendilerini anlatmasını istediklerini ifade eden Gül şöyle devam etti: “Şenlik kapsamında Şanlıurfa, Kayseri, Ordu, İzmir ve Erzurum’dan yollarımız geçti. Seferberlik ruhuyla kitaba sahip çıkıldığını gördük. Bu da ümitlerimizi artırdı.”

Engelli Kamu Personeli Seçme Sınavı 27 Nisan 2014’te

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile ÖSYM tarafından 2014 yılı için kamu kurum ve kuruluşlarına daha fazla sayıda engelli personel ataması yapılabilmesini sağlamak amacıyla yeniden değerlendirilen 2014 Engelli Kamu Personeli Seçme Sınavı’nın (2014-EKPSS) 27 Nisan 2014 tarihinde yapılmasına karar verildi.Dünyanın ve Türkiye’nin ülke genelinde yapılan ilk engelli memur seçme sınavı 29 Nisan 2012 tarihinde 81 il merkezinde, 968 sınav binasında ve 12.128 sınav salonunda başarılı bir şekilde gerçekleştirilmişti. Engelli memur adaylarının merkezi bir sınavla, objektif kriterlere göre kamudaki istihdamı için hazırlanan bu ilk sınavın yürütülmesinde toplam 41.756 personel görev aldı. Sınava, özür durumu %40 ve üzerinde olan; ortaöğretim, ön lisans veya lisans düzeyinde mezun veya mezun olabilecek durumdaki toplam 60.375 aday başvurdu.Yöntemi, felsefesi ve sonuçları itibarıyla dünyada bir ilk olma özelliğini taşıyan sınav, soruların hazırlanmasından sınav süresinin belirlenmesine kadar adayların özür gruplarını dikkate alarak, sınav salonlarının ulaşılabilir tarzda dizaynına kadar sınavın her aşamasında adayların durumuna özel tedbirler alınarak gerçekleştirildi.İlk engelli memur seçme sınavı sonrasında yapılan 2012 yılındaki ilk yerleştirmelerde 5 binden fazla (5.264) ve 2013 yılında da 6 bine yakın (5.926) engelli aday memur olarak göreve başladı. Sınav sonucu ile böylece yaklaşık 1 senelik süre içerisinde 11.180 aday engelli memur olarak yerleştirilmeye hak kazandı.2012 yılında yapılan Özürlü Memur Seçme Sınavı (ÖMSS) ismi; engellilerin her alanda önlerindeki engel ve eşitsizlikleri ortadan kaldırmak ve bu bakış açısının yayılması için 2013 yılında yapılan yasa değişiklikleri ile kanun ve diğer mevzuattaki “özürlü”, “sakat”, “çürük” gibi ayrımcı ifadelerin kaldırılması sonrasında, Engelli Kamu Personeli Seçme Sınavı (EKPSS) olarak değiştirildi.ÖSYM tarafından daha öncesinde 31 Ağustos 2014 tarihinde yapılacağı duyurulan 2014 Engelli Kamu Personeli Seçme Sınavı’nın (2014-EKPSS) uygulanma tarihi, 2014 yılında sınava katılacak adaylara, 2014 yılı için kamu kurum ve kuruluşlarına daha fazla sayıda engelli personel ataması yapılabilmesini sağlamak amacıyla yeniden ele alındı. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile ÖSYM tarafından yeniden değerlendirilen sınavın 27 Nisan 2014 tarihinde yapılmasına karar verildi. ÖSYM’nin internet sayfasında yayımlanan “2014 Sınav Takvimi” de bu doğrultuda yeniden düzenlendi.2014 Engelli Kamu Personeli Seçme Sınavı (2014-EKPSS) hakkında güncel bilgi için adaylar; ÖSYM İnternet Adresi (http://www.osym.gov.tr/ ) ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğü İnternet Adresi’ni (http://www.eyh.gov.tr/ ) takip edebilirler.

Derse yoğunlaşmak için oyun şart

Sınıf içinde ve okul bahçesinde oynanan oyunlarla eğitim süreci daha verimli hale geliyor. Zambak Yayınları’nın bu alandaki yeni kitabı etkisi denenmiş 355 oyunla öğretmenlere vazgeçilmez bir kaynak sağlıyor.İlkokul öğrencilerinin derslere olan katılımını sağlamak ve motivasyonlarını artırmak için sınıf içinde ve bahçede oynanan oyunlar önemli yer tutuyor. Zambak Yayınları’nın TÜYAP Kitap Fuarı’nda öğretmenlerle buluşturduğu “Okulda Oyun” kitabı tam 355oyun alternatifi ile bu alanda önemli bir eksiği tamamlıyor. Oyun sadece eğlence değilZambak Yayın Grubu İlkokul Yayın Yönetmeni Murat Olukpınar oyunun çocukların en iyi yaptığı şey ve aynı zamanda en iyi öğrenme yöntemi olduğuna dikkat çekerek şunları söylüyor: “ Çocukken okulda arkadaşlarımızla pek çok oyun oynardık. Hepsi de çok zevkliydi. O kadar zevkliydi ki bazen ders zilinin çaldığını bile duymazdık. Bu oyunlar bizi sadece eğlendirmekle kalmıyordu. Yapılan araştırmalar çocukken oynadığımız oyunların zihinsel gelişimimize önemli katkıları olduğunu söylüyor. Arkadaşlarıyla oyun oynayan çocuk; kendine güveni, iletişim kurmayı, görev dağılımı ve işbölümü yapmayı, sorumluluk ve yetki almayı öğrenir. Oyunlar, öğrencilerin beceri düzeylerini, ilgi ve motivasyonlarını yükseltir ve daha hızlı düşünmelerini sağlar.” Hem sınıfta hem bahçede Dersler oyunla birleştirildiğinde çocuklar katılmaya daha istekli olduklarına dikkat çeken Olukpınar, yeni kitaplarında “Sınıf İçi Oyunları” ve “Bahçe Oyunları” olarak iki ana bölüm tam 355 örneği öğretmenlerin istifadesine sunduklarını ifade ediyor. Öğretmenlerin gösterdiği ilginin bu alandaki kaynak kitap eksikliğini de ortaya koyduğunu ifade eden Murat Olukpınar TÜYAP Kitap Fuarı’nda da öğretmenlerin kitaba büyük ilgi gösterdiklerini belirtti. Derse aktif katılım için oyun şart “Çocuk eğitimiyle oyun neredeyse birbirinden ayrı düşünülemez” diyen Murat Olukpınar oyunla öğrenmenin sağladığı motivasyonu şöyle ifade ediyor: “Sınıfta size göre son derece önemli olan, aslında gerçekten de olmazsa olmaz bir konuyu dakikalarca anlatıp da sınıfa döndüğünüz zaman, bazen size boş boş bakan, uyuklayan sıkılmış yüzlerle karşılaştığınız olmuştur. Böyle bir durumda sınıfta oynatacağınız basit bir oyun sınıfın havasını değiştirip öğrencilerinizi tekrar öğrenmeye hazır hale getirecektir.”Kitapta neler var? • Günümüz ilkokul öğretmenlerinin sınıfta ya da okul bahçesinde oynatabileceği, birinci sınıftan dördüncü sınıfa kadar her evre için uygun 355 adet denenmiş harika oyun sunuluyor.• Oyunlar “Sınıf İçi Oyunları” ve “Bahçe Oyunları” olarak iki ana bölümde veriliyor. Her oyunun başında; hangi yaş grubuna yönelik olduğu, oyuncu sayısı, gereken araç-gereç, oyunun oynanış yönergeleri yer alıyor. Ayrıca kitap, oyunlara ait çok canlı ve açıklayıcı resimlerle zenginleştirilmiş.• Sadece beden eğitimi dersinde değil, Türkçe, matematik ve hayat bilgisi derslerinde de oynatılabilecek oyunlar da eklenmiş. Bu oyunların ders konularıyla nasıl ilişkilendirilebileceğine dair notlar düşülmüş.

Kitap Fuarından nasıl yararlanılabilir?

Zambak Yayınları Kültür Kitapları Yayın Yönetmeni Mehmet Azim, 32.Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı’nda binlerce seçenek arasından doğru kitapları seçme ve fuarlardan nasıl yararlanılacağı konusunda değerlendirmede bulundu.32.Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı kapılarını ziyaretçilere açarken okurlar için de binlerce kitap seçeneği sunuyor. Kitapların ve okumanın hayatının şekillenmesindeki en önemli unsurlardan biri olduğuna dikkat çeken Mehmet Azim, fuar süresince ailelerin öğretmenleriyle birlikte çocuğun düşüncesini alarak kitap alması gerektiği konusunda uyardı.Dünya Yayıncılık sektöründe olmak Fuarı iyi anlamakla mümkünGeçtiğimiz ay düzenlenen Frankfurt kitap fuarına kazıldığını dile getiren Azim, dünyada yayıncılığının kahramanlar üzerinden oluştuğuna dikkat çekerek şöyle devam etti : "Kahramanlar üzerinden oluşturulan seri kitaplar, özellikle çocuklara yönelik kitaplar olarak dikkat çekici. Özgün bir çocuk kitabı hazırlamak, kahraman oluşturmak ve bunları seriler- diziler hâline getirmek gerçekten zor bir üretim. Böyle bir çalışma, ekonomik olarak yayın evlerinin gücünü çoğu zaman aşmaktadır. Fakat zor da olsa yapılması gereken asıl çalışma, bu özgün üretimlerdir . Fuarları bu çalışmaların zenginliklerini fark edebileceğimiz çok önemli bir fırsattır.Yazar Olmak İsteyen Fuarı ziyaret etmeliMehmet Azim; Kitapların dünyasına girmeden yazar olunmaz. Gençler imiz ve çocuklarımız mutlaka fuarları ziyaret etmeli. Kitap yazma hayali olan kalemleri bizler mutlaka fuarları gezmeye ve yazar, yayınevi, konu gibi değişik başlıklarda kitapları incelemelerini tavsiye ediyoruz. Kitapları ve yazarları tanımalı ve bu kulvarda yol alabilmek için kitaplarla iç içe olunmalı.Kitap Fuarları Neden Düzenlenir• Kitapları sevme ve sevdirme ihtimaline zemin hazırlaması• Yayınevlerini çok büyük kısmını aynı mekanda görebilme• Önceden çıkan kitapların yanı sıra yeni kitapları inceleme• %40’a varan indirimlerle kitap alabilme• Yazarlara kitap imzalattırma ve konferanslarına katılmaKitap Fuarlarından Nasıl Yararlanabiliriz ?• En az bir gününüzü ayırınız• Daha önceden fuar etkinlik programını temin ediniz• Almayı planladığınız kitapların listesini hazırlayınız• Fuar girişinde fuar haritasını alınız• Kredi kartı ile alışveriş yapıldığını unutmayınız• Rahat ayakkabı ve giysi tercih ediniz• Fuar giriş davetini unutmayınız• Yayınevlerinin bültenlerini ,kataloglarını alınız ve bu fuarda ,bir de evinizde inceleyiniz.• Fuar sonrasında tespitlerinizi ,düşüncelerinizi, yaşadıklarınızı günlüğünüze yazmayı unutmayınız.Kitap Almanın Püf Noktaları• Uygun fiyata kitap almak için fuarları takip etmeyi• Kitabın Kaynakçasını incelenmeyi• Önsöz ,kitabın yazılış amacını açıklar okumadan almamayı• İçindekiler bölümünü incelemeyi• Yazar• Yayınevi• Tür• Hedef Kitle

Merkezî yazılılar için ‘tekrar’ zamanı

1,5 milyon öğrencinin gireceği merkezî yazılılara 5 hafta kaldı. Eğitimciler öğrencilere, “Şimdiden ders tekrarına başlayın.” uyarısı yapıyor.Seviye Belirleme Sınavı’nın (SBS) yerine getirilen merkezî sınavların altısı kasım ayının son haftasında yapılacak. Öğrenciler birinci dönem için fen ve teknoloji, matematik, Türkçe, inkılâp tarihi, yabancı dil ve din kültürü derslerinden ortak sınava girecek. Din kültürünü almayan öğrenciler bu dersin sınavından muaf tutulacak. İkinci dönem sınavları ise nisan ayının son haftasında gerçekleştirilecek. Test usulü yapılacak sınavda 20'şer soru sorulacak ve sınav süresi 40 dakika olacak. Yeni sistemin öğrenci ve velileri kaygılandırabileceğine dikkat çeken Bahçeşehir Üniversitesi Rektör Danışmanı Turgay Polat, rahatlatan önerilerde bulundu. Polat, sınıf ortamında, öğretmen gözetiminde yapılacak sınavlar için şunları söyledi: “Soruların yapısı ve tarzı geçtiğimiz dönemlerde yapılan SBS'ye benzeyecek. Bu nedenle öğrenciler, eski sorulara bakabilir. Kasım ayına kadarki konulara yoğunlaşsınlar. Dersi anladıktan sonra da konu ile ilgili bol bol soru çözsünler. Sınavlar; matematik-Türkçe-din kültürü gibi sayısal-sosyal şeklinde geleceği için bu onları çok yormayacak."Anafen Okulları Genel Müdür Yardımcısı İsmail Efe de öğrencilerin şimdiden sınavlara motive edilmesi gerektiğine işaret etti. Efe, “Geçen yıllarda sınavlar haziran ayında yapılıyordu ve uzun bir süreç vardı. Şimdi ise süreç kısa. Bu zamanda oluşan motivasyon kayıplarının telafisi yok.” dedi. Sınav öncesi hazırlıkların tamamlanması gerektiğini hatırlatan Efe, “Öğrenciler sınav konularını listelemeli, derslerde işlediği konular ile ilgili bol bol soru çözmeli ve günlük ders çalışma programı hazırlamalı. Eksik görülen veya anlaşılmayan konular, etüt takviyeleri ile bir an önce telafi edilmeli.” diye konuştu. Öğretmen, aile ve öğrenci arasındaki iletişimin sıkı tutulması gerektiğini ifade eden Efe, bu dönemde çocukların her anlamda desteklenmesi gerektiğini dile getirdi.Defter, kitap getirilmeyecekMerkezî sınavlarda farklı bir güvenlik tedbiri uygulanmayacak. Ancak sınava kalem, silgi gibi ihtiyaçlar haricinde cep telefonu, kitap, defter getirilmeyecek. Öğrenciler sıralarında tekli oturacak. Kişiye özgü kitapçık olmayacak. İki farklı kitapçık türü hazırlanacak ve sınıflarda 2 öğretmen bulunacak. Başvuru ücreti ya da harç gibi herhangi bir isimle ödeme talep edilmeyecek. Anadolu, fen, sosyal bilimler liseleri ve özel okullar da dahil olmak üzere sınavla öğrenci alan tüm okullar için ek sınav yapılmayacak.Liseye yerleşmede yüzde 70 etkiliOrtaöğretime yerleştirmeye esas puan 6, 7 ve 8. sınıf yıl sonu başarı puanlarının yüzde 30'u ile 8. sınıfta uygulanan merkezî sınav puanlarının yüzde 70'inden oluşacak. 6 ve 7’de bütün derslerin notlarını öğretmen verecek. 8. sınıfta ise merkezi sınavlar etkili olacak. 6, 7 ve 8. sınıfların yıl sonu başarı puanı 300, merkezî sınavların puanı 700 üzerinden hesaplanacak. Ortaöğretime yerleştirmeye esas puan ise bu ikisinin ortalaması alınarak 500 üzerinden hesaplanacak.

Bakan Avcı'dan atanamayan öğretmenlere kötü haber

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, 2012 yılı içinde devlet üniversitelerinde araştırma inceleme konusunda toplam 350 milyon 580 bin lira harcama yapıldığını açıkladı. Bakan avcı, atanamayan öğretmenler konusunda ise umutsuz bir tablo çizdi: "Milli Eğitim Bakanlığı’nın istihdam edebileceği öğretmen sayısı 125 bindir. Mezun olan gençlerimizin sayısı 250 bindir."Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, TBMM Genel Kurulu’nda sözlü sorulara cevap verdi. Avcı, diğer kamu kurum ve kuruluşlarında devlet memuru olarak görev yapmakta iken, 2002-2012 yılları arasında Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı eğitim kurumlarına öğretmen olarak atananların toplam sayısının 8 bin 960 olduğunu söyledi. Avcı, “Ayrıca 2002-2012 yılları arasında kurumlar arası nakil yolu ile Bakanlığımız merkez teşkilatına veri hazırlama ve kontrol işletmeni, memur ve hizmetli unvanında 16 personelin ataması yapılmıştır.” diye konuştu. Avcı, 2012 yılı içinde devlet üniversitelerinde araştırma inceleme konusunda toplam 350 milyon 580 bin lira harcama yapıldığı bilgisini verdi. 2012-2013 eğitim öğretim yılında Türkiye genelinde öğretmen başına düşen öğrenci sayısının ilköğretimde 20, ortaokulda 19 olduğunu ifade eden Avcı, “2012-2013 eğitim öğretim yılında ortaöğretimde net okullaşma oranı Türkiye genelinde yüzde 70,6 dır.” dedi.ATANAMAYAN ÖĞRETMENLERAvcı atanamayan öğretmenler konusunda ise şunları söyledi: “Şu anda öğretmen adayı durumunda olan ya da öğretmen yetiştiren eğitim fakültesi, fen fakültesi gibi kurumlardan mezun olan öğrencilerimizin sayısı ile Milli Eğitim Bakanlığı’nda istihdam edilecek öğretmen sayısı ne yazık ki birbirini karşılamıyor. Çok sayıda atama bekleyen öğrenciler var, ama Milli Eğitim Bakanlığı’nın en ideal koşullarda bütün sınıflarımızın tüm dersliklerimizin yapıldığı ve tamamlandığı ve her derslikte en fazla 30 öğrencinin eğitim gördüğü ve tüm okullarımızda tekli eğitme geçildiği bir durumda dahi Milli Eğitim Bakanlığı’nın istihdam edebileceği öğretmen sayısı 125 bindir. Mezun olan gençlerimizin sayısı 250 bindir.”(CİHAN)

İlk 'Akıl Oyunları Sınıfı' Esenyurt'ta açıldı

Milli Eğitim Bakanlığı müfredatta okullarda zorunlu etkinlik saati koydu, PAY, ilk Akıl Oyunları sınıfını İstanbul Esenyurt Cumhuriyet İlk Öğretim Okulu’nda açtı.PAL Oyuncak tarafından Türkiye’ye yaygınlaştırılması planlanan ilk Akıl Oyunları sınıfı İstanbul Esenyurt Cumhuriyet İlk Öğretim Okulu’nda açıldı. Özel olarak tasarlanan Akıl Oyunları Sınıfı’ndaki her oyun, farklı bir yeteneğin gelişmesini sağlayacak.Türkiye’de ilköğretim okullarında yaygınlaştırılması planlanan Akıl Oyunları Sınıfı’yla öğrenciler okulda ve günlük hayatta karşılarına çıkacak; görsel algı, fiziksel beceri ve denge, üretkenlik, düşünme becerileri konularına odaklanacaklar. Özel sınıftaki her oyun çocukta farklı bir yeteneğin gelişmesi hatta ortaya çıkması için uzmanlar tarafından hazırlanıyor.Türkiye’nin kaliteli, sağlıklı ve eğitici oyuncak üreticisi PAL Oyuncak, geleceğimiz çocuklarımıza yönelik sorumluluklarını bir adım daha ileri taşıyarak okullarda Akıl Oyunları Sınıfı kurmaya başlıyor.Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü ile Zambak Yayıncılık ve Eğitim Gereçleri arasında Okullar Hayat Olsun projesi kapsamında tüm Türkiye’ye yaygınlaştırılması planlanan Akıl Oyunları Sınıfı Projesi’nin ilk adımı İstanbul’da atıldı. Esenyurt Cumhuriyet İlköğretim Okulu’nda başlayan proje kapsamında bir sınıf Play And Learn (PAL) Oyuncak tarafından “Akıl Oyunları Sınıfı” olarak dizayn edildi .Program açılışına katılan Esenyurt Kaymakamı Ekrem İnci ; "AB’ye giriş sürecinde eğitim alanında bu tür girişimler çok önemli. Avrupa'da yaptığımız gezilerde okul incelemelerinde bulundum.İlçemizde bulunan Öğrencilerimizin bireysel gelişimi adına çok anlamlı bir girişim oldu. Öğrencilerimizin zeka kullanım oranın artırılması ve adına bu fiziki mekanları okullara kazandırmamız gerekiyor. Her okulda en az 6 sınıfı bu şekilde olması gerekiyor. Bu konu da Avrupa'da uygulamalar var. Bundan sonraki süreçte diğer okullarımıza da bu projeyi yaygınlaştırmamız gerekiyor. PAL Oyuncak’ın Akıllı Oyunlar sınıfının ilk adımının Esenyurt’ta atılmasının memnuniyet verici olduğunu söyleyerek şöyle konuştu: “Türkiye çapına yaygınlaştırılacak ve gelecek nesillerimizi etkileyecek çok önemli bir projenin Esenyurt’tan başlamasının gururunu yaşıyoruz. Akıl Oyunları sınıfıyla Cumhuriyet İlköğretim Okulumuz Türkiye'deki eğitimin veriminde öncü olacaktır.” Değerlendirmelerde bulundu.Cumhuriyet İlköğretim Okul Müdürü Satı Mehmet Şimşek ; Milli Eğitim Bakanlığı ile Zambak Yayın Grubu protokolü çerçevesinde Akıl Oyunları Sınıfı açılışı öğretmen, öğrenci ve veliler adına çok önemli bir adım olacağını belirterek şöyle devam etti: “Aktif öğrenme çok etkinleşiyor. Bu nedenle okullarda bu şekilde fiziki mekânlara çok ihtiyaç var. Okulumuza kazandırılan 'Akıl Oyunları Sınıfı' ile öğrencilerimize en iyi faydayı sağlayacaktır.” Okul müdürü Şimşek; Öğrencilere ‘Akıllı Olun’ şeklinde seslendi.Pal Oyun ve Oyuncak Ürün Müdürü Murat Üstünbaş ise, Akıl Oyunları sınıflarının Türkiye geneline yaymak için ilk adımın atıldığını hatırlatarak, “Eğitici Oyun ve Oyuncak Markası PAL olarak kurumsal sosyal sorumluluk kapsamında başladığımız projenin ilk adımı Esenyurt ilçemizde atıyoruz. Zorunlu etkinlik saatiyle birlikte bu tür mekanlar büyük bir ihtiyaç haline geldi. Gelecek nesillerimiz için Türkiye genelinde Akıl Oyunları Sınıfları kurmaya devam edeceğiz” dedi.Sınıf Öğretmeni Nazlı Akçay; Sınıf içinde etkinlik yapılmasından öğrencilerin eğlenerek öğrendiklerini dile getirdi. Akçay; Velilerden olumlu tepkiler almaktayız . Velilerimiz öğrencilerin okula severek gelmelerinde çok etkili olduğunu ifade ediyor. Dedi.Girişimci ve üretken kişilik için Akıl Oyunları sınıfıOyunların temelinde öğrencilerin karşısına çıkan problem tarzı oyunlarla onları çözüm bulmaya sevk ederek onların daha girişimci ve üretken kişilik kazanmaları sağlanması amaçlanıyor. Oyunların daha çok okulda ve günlük hayatta karşılarına çıkacak; görsel algı, fiziksel beceri ve denge, üretkenlik, düşünme becerilerine odaklanan Akıl Oyunları Sınıfı’nda her oyun çocukta farklı bir yeteneği geliştirmeye yönelik olarak sunuluyor.Öğrenciler düşünme becerilerinde iş yapabilme ve problem çözme konusunda yöntem öğrenecekleri Akıl Oyunları sınıfında, aynı zamanda çözüme dönük olma yeteneği kazanacaklar. Bunun için seçilen oyunların içeriğinde hem tümden gelim, hem de tümevarım mantığı kullanılıyor. Öğrencinin bu kavramları özümsemeyerek oyunlarda başarması için ise, kolaydan zora yöntemi uygulanıyor.Çocuğun Akıl Oyunları sınıfındaki etkinlikleri sevmesi ve kavraması için başarıyı hemen tatması sağlanarak hem kendine güveni gelmesi hem de tatlı bir yarışa girmesi amaçlanıyor. Çocuğun seviyesi ve kabiliyeti oyunlarla hızlı bir şekilde tespit edilerek; okul ve aile ortamında yapılması gereken egzersizler belirleniyor. Böylece kişisel gelişimi çok hızlı tespit edilerek, ölçümlenir hale getiriliyor.Okul başarısı için yeni modelÖğrenciler oyunlarda kazanmış oldukları problem tanıma, çözüm üretme ve farklı yöntem deneme gibi özellikleri derslerinde de uygulayarak okul başarısını artıracak. Oyunlar sayesinde, öğrenci derse aktif katılacak ve dersin işlenişinde ‘yaparak-yaşayarak’ öğrenme metodunu uygulayacaktır. Aynı zamanda, özel olarak tasarlanan sınıfla birlikte, çocuklar kedine güven duygusunu ve ekip ruhunu geliştirerek çevresine faydalı mutlu bir birey haline gelmesi amaçlanıyor.Proje ile dinleyen, izleyen, cevap veren öğrenci yerine; tanıyan, fark eden, planlayan, kurgulayan öğrenci profilinin yaygınlaştırılması hedefleniyor. Seçilen materyallerin ve oyunların hepsinde öğrencinin birebir katılımı, etrafındaki oyunlarla kıyaslama, yeterli ve yetersiz yanlarını tanıma, ucu açık gelişim faaliyetlerini fark edip katılma olgusu gibi yeteneklerini geliştirebilecekleri şekilde planlandı.Özellikle grup etkinliklerinde öğrencilerin sosyalleşmeyi oyun içerisinde yaşamalarına imkân sağlanan Akıl Oyunları sınıfındaki her etkinlik her öğrencinin bireysel katılımı düşünülerek hazırlandı.Okul eğlenceli eğitim yeriOkulun “eğlenceli eğitim yeri” olmasında büyük rol oynayacak öğrenciler; büyük keyif aldıkları oyun derslerinden sonra daha rahat ve mutlu şekilde diğer derslere katılacaklar. Özellikle “akıl oyunları”ndan dolayı kazandıkları girişimcilik ruhu derslere de yansıyacak öğrenci merkezli eğitimin gerçekleşmesinin önemli bir adımı olacak.Programa Esenyurt Kaymakamı Ekrem İnci, İlçe Milli Eğitim Müdürü Yusuf Özvatan, Esenyurt Belediyesi Başkan Vekili Mehmet Adıgüzel, Cumhuriyet İlköğretim Okul Müdürü Satı Mehmet Şimşek, Pal Oyun ve Oyuncak Ürün Müdürü Murat Üstünbaş, Zambak Kitap Kırtasiye yöneticisi Özdemir Bilgi ile çevredeki okul müdürleri, öğretmen, öğrenci ve veliler katıldı.

KPSS'nin sabah oturumu sona erdi

Kamu Personeli Seçme Sınavı'nın (KPSS) A Grubu ve Öğretmenlik Sınavı, testlerinin yer aldığı sabah oturumu sona erdi.Ölçme Seçme ve Yerleştirme Merkezince (ÖSYM) gerçekleştirilen sınav, 81 il merkezinde ve Lefkoşa'da yapıldı. Adayların, kimlik ve güvenlik kontrollerinin ardından salona alınmalarıyla başlayan sınavda, genel yetenek ve genel kültürden 60'ar soru yöneltildi. Öğleden sonra yapılacak eğitim bilimleri testi oturumu ise saat 14.30'da başlayacak. Adaylara 80 soru için 100 dakika süre verilecek. KPSS yarın ve 14 Temmuz'da düzenlenecek oturumlarla sona erecek.Yarın sabah ve öğleden sonraki oturumlarının süresi 210 dakika olacak. Sabah oturumu saat 09.30'da başlayacak ve adaylar, 40'ar soruluk hukuk, iktisat, işletme, maliye ve muhasebe testlerine tabi tutulacak. Öğleden sonraki oturumda da yine 40'ar soruluk çalışma ekonomisi ve endüstri ilişkileri, ekonometri, istatistik, kamu yönetimi ile uluslararası ilişkiler konularına ilişkin testler yer alacak.(ANKA)

Üniversiteye yerleştirme sonuçları açıklandı

Lisans Yerleştirme Sınavı (LYS) sonuçlarına göre üniversite yerleştirme sonuçlarını açıkladı.Yükseköğretime sınavsız geçiş hakkı bulunan adaylar ile 24 Mart'ta yapılan Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) ve 15-16-22-23 Haziran'da yapılan LYS sonuçlarına göre, adaylardan alınan tercihler doğrultusunda, 2013-ÖSYS yükseköğretim programlarına atanan öğrencilerin sonuçları ÖSYM'nin internet sayfasından açıklandı.Adaylar sonuçları ÖSYM'nin "http://osys.osym.gov.tr" ve "https://sonuc.osym.gov.tr" adreslerinden TC kimlik numaraları ve şifreleriyle öğrenebilecek ve öğrencilere yerleştirme sonuç belgesi gönderilmeyecek.Yerleştirme sonuçlarına göre üniversiteye kayıt yaptırmaya hak kazanan adaylar 2-6 Eylül arasında kayıt işlemini gerçekleştirecekler. (ANKA)

Üniversitelerde yeni trent: Az bölüm, çok ilgi

Sayıları hızla artan vakıf üniversiteleri bu yıl da öğrencilere cazip fırsatlar sunuyor. Geleneksel tarzdan uzak biçimde sadece belli alanlara yoğunlaşan üniversiteler arasında en çok kabul gören yöntemlerden biriyse, az bölüm açıp öğrenci ile daha fazla ilgilenmek.İçinde tüm fakültelerin olduğu ve on binlerce öğrenci barındıran devlet üniversitelerine karşılık vakıf üniversiteleri, daha az bölüme odaklanmayı ve öğrencilerle daha fazla ilgilenmeyi tercih ediyor. Bire-bir ilginin üniversite döneminde de bir ihtiyaç olduğunu dile getiren Süleyman Şah Üniversitesi Kurumsal İletişim Direktörü Serdar Gecü, öğrencilere hem eğitim sürecinde yardımcı olma hem de geleceğe dönük olarak kariyer planlamalarını hazırlama noktasında destek veren üniversitelerin daha fazla tercih edilir duruma geldiğini söyledi.Açılan her fakülte ve her bölümün üniversite yönetime ve öğretim görevlerine önemli sorumluluklar yüklediğinin altını çizen Gecü, her üniversitenin iyi olduğu alana yoğunlaşması gerektiğini ifade etti. Üniversitenin, öğrencilerin hayata hazırlandığı kritik bir dönem olduğunun altını çizen Gecü şunları söyledi: “Üniversitede okuyan her öğrencinin ilgiye, rehberliğe ve yol gösterilmeye ihtiyacı var. Tanıdık büyükleri veya akrabaları olanlar nasıl bir yol izlemesi gerektiğini biliyorlar, ancak geneli düşündüğümüzde öğrencilerin bir yerde staja yerleşmekte dahi zorlandıklarını gözlemliyoruz. Bu noktada üniversitelerin, iş dünyası ile ilişkilerini geliştirerek öğrencilerini yönlendirmesi gerekiyor”Kariyer planlama merkezlerinin önemine dikkat çeken Gecü, Süleyman Şah Üniversitesi’ndeki örnek uygulamaları anlattı: “Biz, sınırlı sayıda öğrenci alma yöntemini izliyoruz. Çünkü eğitim verdiğimiz her öğrencinin sorumluluğu taşıyoruz. Üniversite bünyesindeki kariyer planlama merkezi öğrencilerle bire-bir ilgileniyor, kariyer planlamalarını yapıyor. Buna artı olarak anlaşmalı olduğumuz şirketlerde öğrenciler yarım dönem çalışıp buna göre not alıyorlar. “Ortam eğitim” şeklinde adlandırdığımız bu sistemde öğrenciler hem üniversitede eğitimlerini tamamlıyor hem de iş dünyasına organize bir şekilde kanalize oluyorlar”

ÖSYS ek yerleştirmelerde yarın son gün

2013-ÖSYS ek yerleştirme tercih işlemlerinde sona gelindi. 25 Eylül 2013'de başlayan 2013-ÖSYS ek yerleştirme için tercih işlemleri, 30 Eylül'de (yarın) sona erecek. Adaylar tercihlerini başvuru merkezi ya da internetten yapabilecek. Başvurularını internetten yapmak istemeyen adaylar doldurdukları tercih formu ve nüfus cüzdanı ile birlikte istedikleri bir başvuru merkezine tercih için başvurabilecek. İnternetten başvuru yapmak istemeyen adaylar ise mesai saatleri içerisinde başvuru merkezlerini kullanabilecek.İnternet aracılığıyla bireysel başvurular 30 Eylül 2013 saat 23.59'a kadar yapılabilecek.ÖSYM yetkilileri, tercih işlemini bir başvuru merkezinden yapmak isteyen adayların, tercih bildirim işleminin son günü merkezlerde oluşabilecek yoğunluk konusunda ise dikkatli olmaları gerektiğine dikkat çekti.Tercih gönderme süresi uzatılmayacak. Bu nedenle adaylar, tercihlerini başvuru merkezi aracılığıyla göndereceklerse süresi içinde bir başvuru Merkezine gitmeleri; tercihlerini internet üzerinden bireysel olarak yapacakların ise, "Tercihleriniz sistem tarafından başarıyla kabul edilmiştir" uyarısını mutlaka görmeleri ve yazıcıdan tercih listesinin bir dökümünü alarak saklamaları gerekiyor.ÖSYM, tercih işlemlerini tamamlayan tüm adayların tercih bilgilerini, ÖSYM'nin https://ais.osym.gov.tr internet adresinden tercih süresi içinde kontrol etmeleri ve yerleştirme işleminin diğer aşamalarında gerekebileceğinden yazıcıdan tercih kayıt bilgilerinin bir dökümünü alarak saklamalarının önemli olduğunu vurguladı.(ANKA)

ÖSYM, ek yerleştirme kılavuzunu açıkladı

ÖSYM, 2013-ÖSYS Yükseköğretim Programları Ek Yerleştirme Kılavuzunu açıkladı. Tercihler 25-30 Eylül tarihleri arasında yapılacak.EK YERLEŞTİRME KLAVUZU İÇİN TIKLAYINÖSYM'nin sitesinde yer alan açıklamaya göre, 2013-ÖSYS Yükseköğretim Programları Ek Yerleştirme Kılavuzu 22-24 Eylül 2013 tarihleri arasında ÖSYM'nin internet adresinden yayımlanacak. Kılavuzun adaylara ön bilgi vereceği için, adayların tercihlerini yapmadan önce tercih süresi içinde ÖSYM'nin internet adresinden yeniden yayımlanacak kılavuzu dikkatle incelemeleri ve ÖSYM'den yapılan duyuruları takip etmeleri gerekecek. Ek kontenjanlar için başvurular ise 25 Eylül-30 Eylül arasında gerçekleştirilecek. Adaylar,tercih bildirim işlemini tamamladıktan sonra "Tercih Süresi" içerisinde https://ais.osym.gov.tr İnternet adresinden tercihlerde değişiklik yapabilecek. ÖSYM, tercih işlemi tamamladıktan sonra tercih süresi içerisinde internet adresinden tercih bilgilerinin mutlaka kontrol edilmesi gerektiği konusunda uyardı.Adaylar tercih yapma hakları bulunan tablolardan toplam 30'u geçmemek üzere istedikleri sayıda tercih yapabilecek. Ek yerleştirmede tercih için 2013 ÖSYS merkezi yerleştirmede hiçbir yere yerleştirilememiş veya açık öğretimin kontenjansız programlarına yerleştirilmiş olmak gerekiyor. (ANKA)

Servisçiler, UKOME’nin kararına rağmen yüzde 10 zam yaptı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB), servis ücretlerini belirlemede serbest piyasaya geçmesi ve pazarlığa kapı aralayan uygulaması tartışmalara sebep oldu.Servisçiler, İBB’nin yeni eğitim döneminde öğrenci taşımacılığı için öngörülen yüzde 10’luk zammı yüzde 4’e çekme kararını tanımadı. İstanbul Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği, servis ücretlerine yüzde 10 zam yaptıklarını açıkladı. Böylece, İBB’nin en kısa mesafe olan 0-3 kilometre için belirlediği 140 lira, yeni tarifeye göre 154 liraya yükseldi. Belediyenin karara itiraz hakkı var. Eğer valiliğe yapılan itiraz kabul edilirse komisyon kurulacak. Komisyon onaylarsa karar devreye girecek, reddederse uygulanmayacak. Ancak komisyondan aleyhte karar çıkarsa belediye konuyu yargıya taşıyabilir.Birlik Başkanı Faik Yılmaz, kararı basın toplantısıyla duyurdu. Kendilerine verilen yasal hakkı kullandıklarını belirten Yılmaz, “Yeni dönem için zam teklifini Ulaşım Koordinasyon Merkezi’ne (UKOME) gönderdik. ‘Yüzde 4’ dediler. Biz bu tarifeyi inceledik, itirazımıza rağmen yüzde 4 zammı kabul ettiler. Biz de bugüne kadar başvurmadığımız kanuni yetkimizi kullanarak, yönetim kurulu toplantısıyla yüzde 10 zammı uygulama kararı aldık.” dedi. Yüzde 10’luk zammı mazot, trafik sigortası, personel gideri gibi kalemlerdeki artışlar nedeniyle verdiklerini söyleyen Yılmaz şöyle konuştu: “Mazotun litresinde yüzde 14, trafik sigortasında yüzde 124, personel giderinde yüzde 15,4, araç bandrolünde yüzde 15, yeni araçta yüzde 10 artış varken yüzde 4 zamla çalışamayız.”Pazarlık usulüne değinen İstanbul Servis Aracı İşletmecileri Esnaf Odası Başkanı Hamza Öztürk de uygulamanın veli yararına olduğunu ifade etti. Yanlış anlaşılmaların olduğunu anlatan Öztürk, konuya şu sözlerle açıklık getirdi: “Okullardaki komisyonlar devre dışı bırakılıp servisçiyle veli bire bir anlaşmaya varacak. Aracıların çıkmasıyla fiyatta indirim olacak. Daha önce iki türlü pazarlık vardı. Bir, okula yapılacak bağış pazarlığı. İki, vatandaşın ödeyeceği miktar pazarlığı. O pazarlıklar yapıldığı zaman dışarıdaki stantta velinin pazarlık gücü kalkıyordu. Yeni kararla komisyonlar saf dışı kalacak, servisçiyle veli görüşecek.”

RSS Nedir? Neden ve Nasıl Oluşturulur?

RSS, web sitesindeki yeni içerikleri kullanıcılara en hızlı biçimde ulaştıran bir web standardıdır. Mantığı önceki dersimizde anlattığımız sitemap ile nerdeyse aynıdır, tek ve büyük farkı, sitemap arama motorları için, RSS ise ziyaretçiler içindir. Eğer profesyonel bir internet kullanıcısıysanız, muhtemelen siz de sevdiğiniz siteleri RSS ile takip ediyorsunuzdur.

RSS, bir web sitesindeki yazıları yeniden eskiye göre listeleyen bir yapıdır. Bu yapının kullanımı için mobil, pc ve web gibi platformlarda yapılan birçok RSS okuyucu mevcuttur. İnsanlar ilgilendikleri ve sevdikleri siteleri bu araçlar vasıtasıyla kolaylıkla takip edebilmektedir. Hız ve bilginin bu kadar yoğun olduğu günümüzde RSS bilgiye hızlı bir şekilde ulaşma ve bilgiyi hızlı bir şekilde sınıflandırarak seçme fırsatı verdiğinden çok kullanışlı bir araçtır. Bu yüzden devamlı güncellenen sitelerin mutlaka RSS yayını olmalıdır.

RSS Nasıl Oluşturulur?

RSS, XML yapısında bir dosyadır. En son çıkan sürümü RSS 2.0’dır. Bu yapıya göre bir RSS dosyası etiketi ile başlar ve biter. Sorasında RSS yayını yapan kanalın yani sitenin bilgisini veren etiketi kullanılır. Daha sonra da her bir yayın <item> etiketi içerisinde yazılır.

Örnek Kullanım;

1. <?xml version="1.0" encoding="UTF-8"?>
2. <rss version="2.0">
3. <channel>
4. <title>Network Marketing Okulu</title>
5. <description>Network Marketing Okulu RSS</description>
6. <link>http://www.networkmarketingokulu.com/</link>
7. <language>tr</language>
8. <item>
9. <title>Başarılı ve Mutlu Olmak! - Tony Robbins (VİDEO)</title>
10. <description>En büyük başarı bu hayatı mutlu yaşamaktır. Acaba başarıya odaklanırken mutluluğu unutuyor muyuz?</description>
11. <link>http://www.networkmarketingokulu.com/video/basarili-ve-mutlu-olmak-tony-robbins.html</link>
12. </item>
13. <item>
14. <title>Size Ne Kadar İyi Olduğumu Göstereceğim! (VİDEO)</title>
15. <description>Hayatta savaşları her zaman güçlü veya hızlı adamlar kazanmaz. Yapabileceğine inanan insan er ya da geç kazanır.</description>
16. </item>
17. </channel>
18. </rss>

Wordpress gibi hazır sistemlerde RSS yayın sayfası otomatik olarak gelmektedir. Eğer özel bir siteniz varsa yukarıdaki mantık içerisinde bir dinamik dosya oluşturabilirsiniz.

40 bin öğretmen ataması yapıldı

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), belirlenen branşlar için KPSS'de ilk kez düzenlenen Öğretmenlik Alan Bilgisi Testi'ne göre ilk öğretmen ataması yapıldı. Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın İstanbul’dan telekonferansla katıldığı atama, MEB Başöğretmen Salonu'nda 40 bin öğretmenin ataması bilgisayar kurasıyla gerçekleştirildi. Törende, öğretmen adayları atama heyecanı yaşadı. Atanan öğretmenler, 11 Eylül'den başlayacak 3 günlük uyum eğitime ile birlikte göreve başlayacak.40 bin yeni öğretmen adayının atama yerleri bugün belli oldu. Çeşitli programları nedeniyle İstanbul'da bulunan Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı atamaya telekonferans yöntemiyle katıldı. Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Orhan Erdem ve Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı Yusuf Tekin'in de hazır olduğu açıklama töreni Ankara'da yapıldı. MEB, eğitim kurumlarına ilk atama, açıktan ve kurumlar arası yeniden atama ve milli sporcuların ataması kapsamında 40 bin öğretmen atadı. Atanan öğretmenler, 11 Eylül'den itibaren tebligat beklemeksizin atandıkları il milli eğitim müdürlüğüne gerekli belgelerle başvurarak göreve başlayabilecek.MEB İnsan Kaynakları Genel Müdürü Hikmet Çolak, törende yaptığı konuşmada, 40 bin öğretmen kadrosu için 98 bin 743 başvuru yapıldığını belirtti. Çolak, halen bakanlık teşkilatında 770 bin öğretmenin görev yaptığını, yeni atanan 40 bin öğretmen ile bu sayısın 810 bine çıktığını bildirdi. Atama sonuçları, MEB'in www.meb.gov.tr internet adresinden öğrenilebilecek. MEB İnsan Kaynakları Genel Müdürü Hikmet Çolak, 145 öğretmen branşından 87 branşta alım yapıldığını söyledi. 19 branşta boş kadro bulunmadığını, 37 branşta sınava giren olmadığını kaydeden Çolak, "60 barajımız var. 98 bin başvurudan 40 bin atama yapılacak. 3 bin branş boş kalacak. Boş kalan yerlere gitmek isteyen öğretmen adayları bu atamaları bu atamanın ardından yapılacak. Bu 40 atamanın yüzde 50 si doğu ve güneydoğuya atanacak." diye konuştu.Çeşitli programları nedeniyle İstanbul'da bulunduğunu belirten Çolak, "Son 10 yılda Milli Eğitim Bakanlığı olarak 408 bin öğretmen ataması yaptık. Bu cumhuriyet tarihinin en büyük kamu atamasıdır. Son 10 yılda öğretmenlere yönelik çok ciddi çalışmalara yapıldı. İnşallah zaman içinde bunları yapacağız. Bu atamalarda bir kısım adayımız sevinecek bir kısmı üzülecek. Ama üzülenlere de her şeyin hayırlısı olsun demek istiyorum. Soncu ne olursa olsun bunun hayırlı olmasını diliyorum. Atanacak öğretmenleri şimdiden tebrik ediyorum,. Yeni atanan öğretmenlerin 11 Eylül de uyum eğitimi başlayacak. O uyum eğitimlerinde birlikte olacağız. Şimdiden atanacak arkadaşlarımıza başarılar diliyorum." Şeklinde konuştu.Konuşmaların ardından bilgisayar kurasıyla atamalara geçildi. Atamaları MEB Bakan Yardımcısı Orhan Erdem ve MEB Müsteşarı Yusuf Tekin yaptı. Salonda bulunan katılımcılar arasından tesadüfen 9 numara söylemesi istendi. Salondakilerden tek tek alınan rakamlardan oluşan 391765051 numarası oluşturularak atamalar başlatıldı.Öte yandan, atama törenlerini izlemek ve atamasının yapılıp yapılmadığını öğrenmek amacıyla öğretmen adayları ve aileleri sabah erken saatlerde Milli Eğitim Bakanlığı'nın önünde toplandı. Salonun yetersizliği nedeniyle ancak gelenlerden bir kısmı içeri alınabilirken bir kısmı da töreni bakanlığın önündeki alanda kurulan dev ekrandan izledi. Atamalar sırasında isimlerini ekrandan gören öğretmen adayları çığlık atarak ve birbirlerine sarılarak sevinçlerini paylaştı.87 ALANA ATAMA YAPILDIAtamalar 87 alanda yapıldı. İlk atama yoluyla 39 bin 432, kurumlar arası yeniden atama yoluyla 400, milli sporcuların atanması yoluyla 168 öğretmen alındı. En çok kontenjan sırasıyla 5 bin 34 ile İngilizce öğretmenliği, 3 bin 953 ile din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenliği, 3 bin 582 ile ilköğretim matematik öğretmenliği, 3 bin 89 ile Türkçe öğretmenliği için ayrıldı. Fen bilimleri/fen ve teknoloji öğretmenliğine 2 bin 736, rehber öğretmenliğine 2 bin 628, Türk dili ve edebiyatı öğretmenliğine 2 bin 470, matematik öğretmenliğine bin 979, sınıf öğretmenliğine bin 835, okul öncesi öğretmenliğine ise bin 809 öğretmen atandı.(CİHAN)

Navigasyon ve Bağlantıların SEO Açısından Önemi Nedir? Nasıl Olmalıdır?

Navigasyon ve bağlantılar web sitesinin yol haritaları ve kılavuzlarıdır. Ziyaretçinin web sitesi içinde kaybolmaması ve daha rahat işlem yapabilmesi için bu öğelerin kullanışlı olmasına dikkat edilmelidir. Navigasyon, ziyaretçinin bulunduğu sayfa hakkında bilgi veren bir öğedir. Bağlantılar, başta menüler olmak üzere alt sayfalara verilen linkler ve harici web sitelerine verilen linklerdir. Büyük bir mağaza düşünün; içerisinde çok kaliteli ürünler var fakat hangi reyonun nerde olduğu belli değil. Peki bu böyle olur mu? Olmaz tabi.. Web sitesi içinde benzer durum geçerli. Kişi kendini rahat hissettiği ve hâkimiyetinde olduğunu düşündüğü bir sitede gezmekten çok daha zevk alır. Unutmayın her zaman vakit azdır ve alternatifiniz çoktur.

Peki, bakalım navigasyon ve bağlantılar nasıl olması gerekiyor..

Bağlantıların Niteliğini Belirtin

Ziyaretçiler, sitenize girdiğinde bir bakışta neyin ne olduğunu anlayabilmeli. Burada tasarımın önemi devreye giriyor. Tasarım standartlarının dışına çıkarak farklı şeyler yapmak güzelmiş gibi gözükebilir. Fakat bu sadece ilgi çekmek için öyledir ve böyle bir siteye giren ya meraktan ya da mecburiyetten girer. Dolayısıyla devamlı belirttiğimiz gibi; tasarımda 1. önceliğimiz kullanılabilirlik olmalı. Menünün menü olduğu belli olmalı. Tabi “Bu sitenin menüsüdür.“ yazmadan. Bu diğer öğeler içinde geçerlidir. Her şeyin niteliğini ziyaretçiye fark ettirmelisiniz.

Sitenizdeki yazıların içlerinde verilen site içi veya dışı tüm bağlantılar renklendirilerek orada bir bağlantı olduğu kullanıcıya gösterilmelidir.

Navigasyon Mutlaka Olmalı

Kişilerin site içerisinde kaybolmaması için navigasyon mutlaka olmalıdır. Unutmayın arama motorlarından gelen kişiler direk alt sayfalarınıza ulaşabilir. Ziyaretçinin hem nerede olduğunu göstermek hem de web sitenizde daha fazla zaman geçirmesini sağlamak için navigasyon şarttır. Navigasyona bir örnek verelim;

Kullanıcı Web Sitesinde Arama Yapabilmeli!

Sitenizde mutlaka site içi arama olsun ve bu arama fonksiyonlarınız ziyaretçinin aradığı herhangi bir şeye (site içerisindeki her şeye) ulaşmasını sağlayacak profesyonellikte olsun.

Çok Önemli Bir İlke; Ziyaretçi, web sitesindeki ulaşmak istediği HERHANGİ bir içeriğe EN FAZLA 3 adımda ulaşabilmelidir.

Peki, Bütün Bunların SEO Açısından Ne Faydası Var?

Ziyaretçinin sitede kalma süresi çok önemli bir konudur ve siteniz yapısında yapacağınız her doğru değişim kullanıcının daha memnun olmasını sağlayacak ve sitede geçirilen süre artacaktır, hatta ziyaretçi sosyal ortamlarda bu siteyi paylaşacaktır. Dolayısıyla yine aynı şeyi söylüyorum; kullanıcıya fayda sağlayan her çalışma bir nevi SEOdur.

SEO Dostu(SEF) Nasıl Olmalıdır?

Bir web sitesinin URL yapısı da SEO için önemli görülen hususlardan birisidir. Buradaki temel amaç; URLnin anlamsız karakterlerden oluşması yerine, anlamlı olması ve başlık ('title' etiketi) ile uyumlu olmasıdır. Yani aslında title etiketinden tutun, URL, başlık, içerik gibi tüm öğelerin birbiriyle uyumlu olması gerekir.

Teknik konuda bilgisi olanlar veya gezdiği sitelere dikkat edenler şöyle linkler görmüşlerdir; http://www.mustafayasar.net?content_id=292&page=3 Bu yazıda neden ve nasıl sorularına girmeyeceğim.
Böyle bir url yapısı yerine http://www.mustafayasar.net/sef-url-nedir/ veya http://www.mustafayasar.net/sef-url-nedir.html gibi kullanım biçimleri tercih edilmelidir. Yani URL yapınız sadece yazılımınız için değil, kullanıcı için de anlamlı olmalıdır.

Benim tercih ettiğim URL yapısı şöyledir;

Kategoriler için => http://www.mustafayasar.net/internet-alemi/ 
ve http://www.mustafayasar.net/internet-alemi/sosyal-medya/

Etiketler için => http://www.mustafayasar.net/etiket/kullanici-ile-etkilesim/

İçerik sayfaları için => http://www.mustafayasar.net/profesyonel-bir-web-sitesi-nasil-olmali.html

Bunlar size öngörü olabilecek kullanımlardır, siz yukarıda anlattıklarım ve verdiğim örnekler doğrultusunda kendi yapınızı da oluşturabilirsiniz. Kullandığınız yazılım özel ya da hazır olabilir. Web siteniz özel bir alt yapı üzerine kuruluysa, bunu alt yapıyı yapan kişi ile konuşmalısınız. Sisteminizi kendiniz yazdıysanız bunun nasıl yapılacağı ile ilgili uygulamalı yazılara internetten ulaşabilirsiniz. Eğer hazır bir yazılım kullanıyorsanız piyasadaki birçok hazır yazılımda bu gibi ayarların uygulanması gayet basitleştirilmiştir, bununla ilgili de internette arama yaparak birçok veriye ulaşabilirsiniz.

Okul kıyafetlerinde kanserojen madde uyarısı

Milli Eğitim Bakanlığı’nın Kılık-Kıyafet Yönetmeliği’nde yaptığı değişiklikle okul kıyafetlerini ve kumaşını oylamayla velilerin seçecek olması olumlu karşılanıyor. Ancak uzmanlar, kırtasiye malzemelerinden sonra kumaşlardaki kanserojen maddelere de dikkat edilmesi konusunda velileri uyarıyor. Okul öncesi ve birinci sınıf öğrencilerin eğitime başlamasının arifesinde uyarılarını artıran uzmanlar, iç piyasada satılan bazı tekstil ürünlerinin üretiminde kullanılan boya ve kimyasalların çocuklarının sağlığını etkilediğine dikkat çekiyor.2013-204 eğitim öğretim dönemi için geri sayım başladı. Okul öncesi ve birinci sınıf öğrencileri için ilk zil, 9 Eylül'de çalacak. Milli Eğitim Bakanlığı, her yıl 17 milyon öğrenciyi ilgilendiren okul kıyafetlerine ilişkin tartışmalar sonlandırmak için çözümü velilerin seçmesinde buldu. Bakanlık, Kılık-Kıyafet Yönetmeliği'nde yaptığı değişiklikle okul kıyafeti seçimini oylama usulü ile velilere bıraktı. Kılık ve kıyafetleri konusunda ilgili mevzuatın uygulanmasında okullarda birlik ve beraberliğin sağlanabilmesi için yayınlanan genelgenin ardından kıyafetleri ve kumaşlarını veliler belirleyecek.Okula yeni başlayacak öğrencilerin velilileri alışverişe başlarken, çocuklara okul kıyafeti alımında konunun uzmanları, dikkat edilmesi gerekenlerle ilgili açıklama yaptı. Okul kıyafetlerinin dikildiği bazı kumaşların kanserojen madde içerebileceğinin altını çizen uzmanlar, kıyafet seçiminde anne ve babaları uyarıyor. İç piyasada satılan bazı tekstil ürünlerinin üretiminde kanserojen etkili ağır metal boya ve kimyasallar içerdiğini ifade eden uzmanlar, gömlek ve tişörtlerden terleme yoluyla insan vücuduna geçen söz konusu boyaların, insan DNA'sı üzerinde etkili olup kanseri tetiklediğini söylüyor.ÇOCUĞUNUZU OKULA KANSEROJENSİZ EŞYALARLA GÖNDERİNİnspire okul kıyafetleri üreticisi Feta Tekstil Şirket Yöneticisi Cemal Bulut, çocukların hastalıklardan korunması için teri çeken yün ve pamuk ağırlıklı giysilerin tercih edilmesi gerektiğini kaydetti. Polyester, naylon, akrilik gibi ipliklerle dokunmuş kumaşların, teri iyi çekmediği için gribal enfeksiyonlara zemin hazırlayacağını belirten Bulut, "Kıyafet seçiminde öğrenciler, terlediklerinde terlerini çekebilecek nitelikteki kumaşlardan üretilmiş ürünler giymeli. Okul üniformaları sadece renk ayrımlarıyla belirlenmemeli, kumaş nitelikleri de göz önünde bulundurulmalıdır." bilgisini verdi.DÜNYA STANDARTLARINDA HER OKULA ÖZEL OKUL KIYAFETİOkul kıyafetlerinin öğrenci sağlığına etkisi konusunda araştırmalar yapan Feta Tekstil, kanserojen madde içermeyen ürünler için üretimini dünya standardı olan eko-TEX 100 belgesiyle gerçekleştiriyor. Ürünlerinde zararlı kimyasallar yani kanserojen içeren kimyasallar kullanmayan firma, 2 yıl önce Tüm Tüketiciler Derneği tarafından Altın Marka Tüketici Ödülü ile ödüllendirilmişti.ÖĞRENCİLERİMİZİN SAĞLIĞI İÇİN İŞBİRLİĞİNE HAZIRIZKıyafet seçiminde velilere sorulacak olmasını hem esnaflar hem de veliler açısından olumlu karşıladıklarını dile getiren Samsun Hazır Elbiseciler, Tuhafiyeciler, Esnaflar Odası Başkanı Ahmet Akbaş ise "Her şeyin halka sorulması güzel olaydır. Kıyafetlerin oylanarak seçilmesinde okul müdürlerimiz ve okul aile birliklerimiz büyük rol oynayacak. Seçim öncesinde müdürlerimiz tuhafiyeciler odalarına müracaat edip destek istemeleri, öğrencilerin sağlığı için isabetli olacaktır. Tek firmanın vereceği fiyat baz alınarak yapılacak değişikte hem veliler hem de öğrenciler mağdur olabilir. Fiyatına değil, kumaşlarının kalitesine bakılmasında fayda var." ifadelerini kullandı.(CİHAN)

SBS'nin yerini alacak sistem yarın açıklanıyor

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Seviye Belirleme Sınavı'nın (SBS) yerini alacak sistemi yarın açıklayacak.Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, yarın "Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş Modeli Hakkında Kamuoyunu Bilgilendirme Toplantısı" düzenleyecek.Bakan Avcı, yarın saat 09.30'daYEĞİTEK Stüdyosu'nda Lise Öğretmenlerine Yönelik "FATİH Projesi Eğitimi" açılış programına katılacak.Avcı saat 10.30'da isegelecek yıldan itibaren uygulanacak yeni ortaöğretime geçiş sistemini açıklayacak.Milli Eğitim Bakanı Avcı, JW Marriott Otel'de veliler ve öğrencilerin merakla beklediği yeni sisteme ilişkin, "Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş Modeli Hakkında Kamuoyunu Bilgilendirme Toplantısı" yapacak. (ANKA)

Meta Tag(Etiketi) Nedir, Nasıl Olmalıdır?

Meta tagları(etiketleri), web sayfalarının bilgi etiketleridir. HEAD etiketleri arasında yer alırlar. Kullanıcılara ve arama motorlarına içerik ve sayfa yapısı hakkında önbilgi sunmak için kullanılırlar. Eğer web sitesi konusunda azda olsa teknik bir bilginiz varsa bu konu altında anlattıklarımı rahatlıkla anlayacaksınız fakat hiçbir teknik bilginiz yoksa bu konu size anlaşılmaz gelebilir.

Meta Etiketlerinin SEOya Etkisi

Meta etiketleri eski dönemlerde SEO(Arama Motoru Optimizasyonu) için çok büyük önem taşımaktaydı. Keywords ve description meta etiketlerine yazılan bir kelimede sitenin sayfa arama motorundaki yerini alabiliyordu. Fakat arama motorlarının zamanla gelişmesinden dolayı artık meta etiketleri aracılığı ile arama motorlarında bir yerlere gelebilmek durumu tarih oldu. Bu durum özellikle Google açısından böyledir.

Meta etiketleri içerdiği kelimelerde üst sıralara taşıma etkisini yitirmiştir fakat bir web sayfası için her zaman önemli bir öğe olma niteliğini yitirmeyecektir. Meta etiketlerini kullanarak üst sıralara çıkmak beklenemez fakat meta etiketleri olmayan bir sayfa eksiktir. Dolayısıyla sitemizdeki öğelerin eksikliği eksi puan olarak karşımıza çıkacaktır. Sonuç olarak; Meta etiketlerini sitemizin standartlara uyum sağlaması açısından önemli bir öğe olarak görmeliyiz.

Aslında title ve meta etiketinin en önemli olduğu nokta, arama motorları sonuçlarında gözüküyor olmasıdır. Siteniz bir arama sonucunda listeleniyorsa, Google o listelenen sayfanın başlığını(title etiketini) ve açıklamasını(description meta etiketini) gösterir. Bu da ziyaretçinin sonuçlar içerisinden sizi sitenizi tercih etmesine etken olacağı için buralara özen göstermeliyiz.

Meta Etiketleri Nasıl Olmalıdır?

Öncelikle bilmemiz gereken nokta; İçerik ile ilgili bilgi veren meta etiketleri, siteye göre değil, sayfaya göre şekillenmelidir. En büyük hata olan web sitesi için tek meta etiketi içeriği belirlenmesi durumundan olabildiğince uzak durulmalıdır. Bu mümkünse her sayfa için ayrı belirlenmeli ya da otomatik olarak sayfaya göre meta etiketi oluşturacak bir sistem kullanmalıyız.

Meta Tagları ve Kullanımı

Burada başlıca meta etiketlerinden bahsedeceğiz. Bunların haricinde de birçok meta etiketi mevcuttur.

Title Etiketi

Aslında bir Meta Etiketi değildir. Fakat meta etiketi şeklinde kullanımı vardır ve aynı kategoridedir. Sayfanın başlığını verir ve Google açısından en önemli etikettir. Buraya yazılanlar tarayıcının üst bilgi kısmında, arama motorunda sayfa listelenirken ve sayfanız sık kullanılanlar gibi bir yere kaydolurken gözükecek olan kısımdır. Sayfa içeriği ile ilgili en uygun başlık yazılmalıdır. Aynı şekilde HEAD etiketi içerisine yazılır.

Örnek Kullanımı;

1. <title>Seo Makaleleri</title>

 

Content-Type

Bu etiket, sayfanın karakter kodlamasını gösterir. Yazılmadığı takdirde sayfa ISO-8859-1 karakter kodlaması olarak değerlendirilir. HEAD etiketi içerisinde en üste yazılmalıdır.

Örnek Kullanımı;

1. <meta http-equiv="Content-Type" content="text/html; charset=utf-8" />

 

Content-Language

Sayfanın hangi dilde yayın yaptığının bilgisini verir.

Örnek Kullanımı;

1. <meta http-equiv="Content-Language" content="tr" />

 

Description

Sayfa ile ilgili açıklama girilen kısımdır. Olması çok önemlidir. Çoğu zaman arama motorları açıklama kısımlarında sizin buraya yazdığınız yazıyı görüntülerler. Mümkün olduğu kadar kısa ve içerikle ilgili bilgi veren bir yazı girilmelidir.

Örnek Kullanımı;

1. <meta name="description" content="SEO hakkında en güncel bilgileri bu sayfada bulabilirsiniz." />

 

Keywords

Sayfa ile ilgili anahtar kelimeleri içerir. Çok fazla anahtar kelimenin olması zarar getirebilir. Birkaç anahtar kelime girilmesi yeterli olacaktır.

Örnek Kullanımı;

1. <meta name="keywords" content="seo, seo makaleleri, seo teknikleri, seo araçları " />

 

Robots

Bu tag arama motorlarına nasıl davranmaları hakkında ön bilgi veriyor. Sayfanın arama motorlarında listelenip listelenmemesini bu tag ile belirleyebiliyoruz. Bu tagın alternatifi olarak robots.txt dosyası da bu işlevi görebiliyor.

Örnek Kullanımı;
Sayfanın indexlenmesini istiyorsak;

1. <meta name="robots" content="index, follow" />

Sayfanın indexlenmesini istemiyorsak;

1. <meta name="robots" content="noindex,nofollow" />

40 bin öğretmen alınacak

Milli Eğitim Bakanlığı, öğretmen atamalarına ilişkin beklenen açıklamayı yaptı. 87 alanda 40 bin öğretmen alınacak. Başvurular 02 -06 Eylül 2013 tarihleri arasında yapılacak.Atama için aranan şartlar, alanlar itibarıyla belirlenen KPSSP10 ve KPSSP121 taban puanları, başvuru yeri ve şekli, zamanı, atama yapılacak eğitim kurumları, atamalar ve diğer hususlara ilişkin açıklamalar, "http://ikgm.meb.gov.tr" internet adresinde duyurulacak. Adaylar başvurularını, internet üzerinden yaptıktan sonra 2-6 Eylül'de il milli eğitim müdürlüklerine onaylatacak. Onaylatılmayan başvurular geçersiz olacak. Atamalar 9-10 Eylül'de yapılacak. Ataması gerçekleşen adaylar, 11 Eylül'den itibaren tebligat beklemeksizin atandıkları il milli eğitim müdürlüğüne gerekli belgelerle başvurarak göreve başlayabilecek.Atamaların 39 bin 432'si ilk atama yoluyla, 400'ü kurumlararası yeniden atama yoluyla, 168'i ise milli sporcuların atanması yoluyla yapılacak.Atamalarda İngilizce öğretmenliği için 5 bin 34, din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenliği için 3 bin 953, ilköğretim matematik öğretmenliği için 3 bin 582, Türkçe öğretmenliğ için 3 bin 89, fen bilimleri/fen ve teknoloji öğretmenliği için 2 bin 736, rehber öğretmenliği için 2 bin 628, Türk dili ve edebiyatı öğretmenliği için 2 bin 470, matematik öğretmenliği için bin 979,sınıf öğretmenliği için bin 835, okul öncesi öğretmenliği için bin 809 kontenjan ayrıldı. (ANKA)

SBS yerine 36 sınav geliyor, eğitimciler endişeli

Seviye Belirleme Sınavı’nın (SBS) bu yıl son kez yapılmasının ardından Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB), merakla beklenen yeni sınav modelini belirlediği ifade ediliyor. Buna göre sistem hayata geçtiğinde 6, 7 ve 8. sınıf öğrencileri, Türkçe, fen, matematik, inkılap tarihi ve Atatürkçülük, yabancı dil ile din kültürü derslerinden toplam 36 merkezî sınava girecek. Geçiş dönemi olarak kabul edildiği için 5. sınıfta sınav yapılmayacak. Test usulü sınavlar, aralık ve nisan aylarında düzenlenecek. Değerlendirme ve sıralamanın her il için ayrı yapılması planlanıyor. Başarı notunun ‘ortak sınav notlarının yüzde 60’ı, öğretmen kanaat notunun yüzde 40’ı’ şeklinde oluşturulacağı da kamuoyuna yansıyan bilgiler arasında. Ancak eğitimciler, bu formüldeki ‘kanaat’ oranını yüksek buluyor ve bu yeni yaklaşımın öğrenci-öğretmen-veli arasında gerginlik oluşturabileceğine dikkat çekiyor. Bakanlık, sistemin stressiz olacağını ifade ederken eğitimciler müfredat uyumsuzluğu, şişirilmiş notlar, güvenlik, sahte rapor alımı, öğretmen yetersizliği gibi birçok problemi beraberinde getireceği endişesi taşıyor. Yeni sistemde şu anki 7. ve 8. sınıfların kaç sınava girip hangilerinden sorumlu olacakları konusu da muamma.Milli Eğitim Bakanlığı, son kez yapılan SBS’nin ardından yeni sınav sistem şeklini belirledi. 4 milyon öğrenciyi ilgilendiren sınavla ilgili belirsizlikler eğitimcileri de endişelendiriyor. Yeni sistemin müfredat uyumsuzluğu, şişirilmiş notlar, güvenlik sıkıntısı, sahte rapor alımı, öğretmen yetersizliği gibi birçok sıkıntıyı da beraberinde getireceğine dikkat çekiliyor.Eğitim Reformu Girişim Koordinatörü Batuhan Aydagül:Sınav sayısını artırmanın doğru olduğunu düşünmüyorum. Türkiye’de böyle bir sistem, her sınıfta öğrenimin aynı standartlarda, eşzamanlı olarak ilerlediği kabulüne dayanır. Ancak böyle bir durumun olmadığını herkes biliyor. Bu tür sınavlar öğretmen üzerinde baskı oluşturacak, merkeze göre yerelin sahip olduğu esnekliği de tamamen ortadan kaldıracak. Aynı zamanda müfredata göre geride kalan öğrenci de göz ardı edilmiş olacak. Bu tür bir seçme sisteminde din kültürü ve inkılap tarihi gibi dersler yerine Türkçe, matematik gibi derslerin ölçme için yeterli olacağı fikrindeyim. Sıralamanın az olduğu ve öğrenme odaklı bir eğitim sistemi olmalı. Özel Okullar Birliği Derneği Başkanı Cem Gülan:Bu sınav örneğin 81 ilde aralık ayında yapılacak. O zaman müfredatta her okulun aynı noktaya gelmiş olması gerekir. Her okulda da aynı sürede aynı konuların işlenmediğini biliyoruz. Bu durum dershaneye olan ihtiyacı artıracak. Tek sınav olan SBS’de dahi güvenliği sağlamak adına canımız çıkıyordu. Güvenlik riski bu sistemle 6’ya çıkıyor. Her açıdan problemli bir sistem olacağa benziyor. Öğrencinin sınavı kaçırması durumunda telafi sınavı olacağı söyleniyor. Ancak böyle de sahte raporlar yaygınlaşacak. Sahte raporla öğrenciler telafiye kalmaya çalışacak. Öğretmenler de ister istemez bir not verecek ve yine okul notları uçmuş durumda olacak. Özel okullar olarak biz kendi sınavımızı yapmak istiyoruz. Sistemin bir an önce netleşmesi lazım ki biz de yapacaklarımızı belirleyelim. Biz kendi sınavımızla öğrencinin 8. sınıf sonunda geldiği noktayı sorgulamak isteriz. Özel okullara başvuru 30-40 bin civarında olduğu için açık uçlu sorular soruyoruz. 5 yıl sonrasında ise açık uçlu soru oranını yüzde 75’e çıkarmayı hedefliyoruz.Anafen Dershaneleri Rehberlik Uzmanı Recep Uysal:Her öğrencinin eşit şartlarda olması adına merkezî olmasını faydalı buluyorum. Bu merkezî sistem aynı zamanda eğitim sistemimize dair fikir elde etmek açısından da veriler sağlayacak. Sınavların merkezî olması bu açıdan avantaj olur. Öğrenciler zaten yıl içinde 36 sınava giriyordu. Bu durumda bir değişiklik yok. Bakanın dediği gibi hormonlu notlar artacaktır. Öğretmeni zor durumda bırakabilir.Bahçeşehir Üniversitesi Rektör Danışmanı Turgay Polat:Bu sistemin uygulanabilir olduğuna inanmıyorum. Olması planlanan yeni sistemle okullara ciddi bir hazırlık süreci olacak. Özel ders, dershane her türlü süreci artıracaktır. Tek sınav üzerinden yerleştirmek en doğrusuydu. Kanaat notu devrede olunca öğretmen üzerindeki baskı da artacak. Şu anda yapılan, düzeltmeden ziyade sıkıntıya sokacak bir durum.Türkiye Eğitim Derneği Başkanı (TED) Selçuk Pehlivanoğlu: Yeni sistem sıralama sınavı mantığında olacaksa sıkıntı devam edecektir. Okullar arasındaki eşitsizliği kaldırmadan sıkıntı hallolmaz. Ölçme sınavı şeklinde olacaksa bu okullar arasındaki durum farkını ortaya koyması bakımından faydalı olabilir. Yeni sistem öğrencileri doğru yönlendirmeyi sağlayacaksa önemli bir adım olur.Son 10 yılda 5 ayrı sınav sistemi uygulandı1997 yılında uygulanmaya başlanan Liselere Geçiş Sınavı’ndan (LGS), Seviye Belirleme Sınavı’na (SBS) kadar yaşanan süreçte Türkiye’de yıllarca uygulanabilecek ideal bir sınav sistemi arandı. Son 10-12 yıl içinde neredeyse 5 ayrı yöntem ve onlarca değerlendirme kriteri üzerinde duruldu. LGS ile başlayan sınav sistemi 2005’de değiştirilerek Ortaöğretim Kurumları Sınavı’na (OKS) dönüştürüldü. Sonra Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, OKS’de bazı değişikliklere gitti ve İlköğretim Başarı Puanı (İBP) ilk kez uygulanmaya başlandı. 2008’de ise OKS son kez uygulanıp o dönem 6. ve 7. sınıfta olanlar sene sonunda Seviye Belirleme Sınavı’na (SBS) girdi. 2009’dan itibaren öğrenciler, içerisinde üç ayrı sınav yöntemini barındıran Orta Öğretime Geçiş Sistemi (OGES) ile tanıştı. 2010 yılında ise yeni bir kararla düz liseler Anadolu liselerine dönüştürülmeye başlandı. Sonra her sene yapılan SBS’den vazgeçildi. Tekli SBS sistemine geçildi. Bu sistem iki yıl uygulandı. Son olarak SBS’nin de bu yıl son kez yapılacağı açıklandı. Eğitimciler artık ‘yap-boz’ tahtasına dönen sistemin kalıcı, motivasyona dönük ve adil bir sınav sistemine dönüştürülmesi uyarısında bulunmuştu. Ancak açıklanan yeni sistemde birçok eksiklik gündeme geliyor. Eğitimciler, yeni sistemin katılımcı bir şekilde belirlenmesini istiyor.