29 Ağustos 2013 Perşembe

SBS yerine 36 sınav geliyor, eğitimciler endişeli

Seviye Belirleme Sınavı’nın (SBS) bu yıl son kez yapılmasının ardından Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB), merakla beklenen yeni sınav modelini belirlediği ifade ediliyor. Buna göre sistem hayata geçtiğinde 6, 7 ve 8. sınıf öğrencileri, Türkçe, fen, matematik, inkılap tarihi ve Atatürkçülük, yabancı dil ile din kültürü derslerinden toplam 36 merkezî sınava girecek. Geçiş dönemi olarak kabul edildiği için 5. sınıfta sınav yapılmayacak. Test usulü sınavlar, aralık ve nisan aylarında düzenlenecek. Değerlendirme ve sıralamanın her il için ayrı yapılması planlanıyor. Başarı notunun ‘ortak sınav notlarının yüzde 60’ı, öğretmen kanaat notunun yüzde 40’ı’ şeklinde oluşturulacağı da kamuoyuna yansıyan bilgiler arasında. Ancak eğitimciler, bu formüldeki ‘kanaat’ oranını yüksek buluyor ve bu yeni yaklaşımın öğrenci-öğretmen-veli arasında gerginlik oluşturabileceğine dikkat çekiyor. Bakanlık, sistemin stressiz olacağını ifade ederken eğitimciler müfredat uyumsuzluğu, şişirilmiş notlar, güvenlik, sahte rapor alımı, öğretmen yetersizliği gibi birçok problemi beraberinde getireceği endişesi taşıyor. Yeni sistemde şu anki 7. ve 8. sınıfların kaç sınava girip hangilerinden sorumlu olacakları konusu da muamma.Milli Eğitim Bakanlığı, son kez yapılan SBS’nin ardından yeni sınav sistem şeklini belirledi. 4 milyon öğrenciyi ilgilendiren sınavla ilgili belirsizlikler eğitimcileri de endişelendiriyor. Yeni sistemin müfredat uyumsuzluğu, şişirilmiş notlar, güvenlik sıkıntısı, sahte rapor alımı, öğretmen yetersizliği gibi birçok sıkıntıyı da beraberinde getireceğine dikkat çekiliyor.Eğitim Reformu Girişim Koordinatörü Batuhan Aydagül:Sınav sayısını artırmanın doğru olduğunu düşünmüyorum. Türkiye’de böyle bir sistem, her sınıfta öğrenimin aynı standartlarda, eşzamanlı olarak ilerlediği kabulüne dayanır. Ancak böyle bir durumun olmadığını herkes biliyor. Bu tür sınavlar öğretmen üzerinde baskı oluşturacak, merkeze göre yerelin sahip olduğu esnekliği de tamamen ortadan kaldıracak. Aynı zamanda müfredata göre geride kalan öğrenci de göz ardı edilmiş olacak. Bu tür bir seçme sisteminde din kültürü ve inkılap tarihi gibi dersler yerine Türkçe, matematik gibi derslerin ölçme için yeterli olacağı fikrindeyim. Sıralamanın az olduğu ve öğrenme odaklı bir eğitim sistemi olmalı. Özel Okullar Birliği Derneği Başkanı Cem Gülan:Bu sınav örneğin 81 ilde aralık ayında yapılacak. O zaman müfredatta her okulun aynı noktaya gelmiş olması gerekir. Her okulda da aynı sürede aynı konuların işlenmediğini biliyoruz. Bu durum dershaneye olan ihtiyacı artıracak. Tek sınav olan SBS’de dahi güvenliği sağlamak adına canımız çıkıyordu. Güvenlik riski bu sistemle 6’ya çıkıyor. Her açıdan problemli bir sistem olacağa benziyor. Öğrencinin sınavı kaçırması durumunda telafi sınavı olacağı söyleniyor. Ancak böyle de sahte raporlar yaygınlaşacak. Sahte raporla öğrenciler telafiye kalmaya çalışacak. Öğretmenler de ister istemez bir not verecek ve yine okul notları uçmuş durumda olacak. Özel okullar olarak biz kendi sınavımızı yapmak istiyoruz. Sistemin bir an önce netleşmesi lazım ki biz de yapacaklarımızı belirleyelim. Biz kendi sınavımızla öğrencinin 8. sınıf sonunda geldiği noktayı sorgulamak isteriz. Özel okullara başvuru 30-40 bin civarında olduğu için açık uçlu sorular soruyoruz. 5 yıl sonrasında ise açık uçlu soru oranını yüzde 75’e çıkarmayı hedefliyoruz.Anafen Dershaneleri Rehberlik Uzmanı Recep Uysal:Her öğrencinin eşit şartlarda olması adına merkezî olmasını faydalı buluyorum. Bu merkezî sistem aynı zamanda eğitim sistemimize dair fikir elde etmek açısından da veriler sağlayacak. Sınavların merkezî olması bu açıdan avantaj olur. Öğrenciler zaten yıl içinde 36 sınava giriyordu. Bu durumda bir değişiklik yok. Bakanın dediği gibi hormonlu notlar artacaktır. Öğretmeni zor durumda bırakabilir.Bahçeşehir Üniversitesi Rektör Danışmanı Turgay Polat:Bu sistemin uygulanabilir olduğuna inanmıyorum. Olması planlanan yeni sistemle okullara ciddi bir hazırlık süreci olacak. Özel ders, dershane her türlü süreci artıracaktır. Tek sınav üzerinden yerleştirmek en doğrusuydu. Kanaat notu devrede olunca öğretmen üzerindeki baskı da artacak. Şu anda yapılan, düzeltmeden ziyade sıkıntıya sokacak bir durum.Türkiye Eğitim Derneği Başkanı (TED) Selçuk Pehlivanoğlu: Yeni sistem sıralama sınavı mantığında olacaksa sıkıntı devam edecektir. Okullar arasındaki eşitsizliği kaldırmadan sıkıntı hallolmaz. Ölçme sınavı şeklinde olacaksa bu okullar arasındaki durum farkını ortaya koyması bakımından faydalı olabilir. Yeni sistem öğrencileri doğru yönlendirmeyi sağlayacaksa önemli bir adım olur.Son 10 yılda 5 ayrı sınav sistemi uygulandı1997 yılında uygulanmaya başlanan Liselere Geçiş Sınavı’ndan (LGS), Seviye Belirleme Sınavı’na (SBS) kadar yaşanan süreçte Türkiye’de yıllarca uygulanabilecek ideal bir sınav sistemi arandı. Son 10-12 yıl içinde neredeyse 5 ayrı yöntem ve onlarca değerlendirme kriteri üzerinde duruldu. LGS ile başlayan sınav sistemi 2005’de değiştirilerek Ortaöğretim Kurumları Sınavı’na (OKS) dönüştürüldü. Sonra Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, OKS’de bazı değişikliklere gitti ve İlköğretim Başarı Puanı (İBP) ilk kez uygulanmaya başlandı. 2008’de ise OKS son kez uygulanıp o dönem 6. ve 7. sınıfta olanlar sene sonunda Seviye Belirleme Sınavı’na (SBS) girdi. 2009’dan itibaren öğrenciler, içerisinde üç ayrı sınav yöntemini barındıran Orta Öğretime Geçiş Sistemi (OGES) ile tanıştı. 2010 yılında ise yeni bir kararla düz liseler Anadolu liselerine dönüştürülmeye başlandı. Sonra her sene yapılan SBS’den vazgeçildi. Tekli SBS sistemine geçildi. Bu sistem iki yıl uygulandı. Son olarak SBS’nin de bu yıl son kez yapılacağı açıklandı. Eğitimciler artık ‘yap-boz’ tahtasına dönen sistemin kalıcı, motivasyona dönük ve adil bir sınav sistemine dönüştürülmesi uyarısında bulunmuştu. Ancak açıklanan yeni sistemde birçok eksiklik gündeme geliyor. Eğitimciler, yeni sistemin katılımcı bir şekilde belirlenmesini istiyor.

28 Ağustos 2013 Çarşamba

Profesyonel Bir Web Sitesi Nasıl Olmalı?

Bu yazıdaki amacım, özgün ve günümüz şartlarına uygun bir web sitesi yaparken veya yaptırırken hangi noktalara dikkat etmemiz gerektiğini vurgulamaktır. Tabi ki yapı ve içerik bakımından birçok çeşit web sitesi bulunmaktadır. Burada bir web sitesinin genel olarak ne gibi özelliklere sahip olması ve nelere dikkat edilmesi gerektiği konusu üzerinde duracağım.

Genele hitap eden bir web sitesinden öncelikle beklenen özellik kullanılabilir ve sade olmasıdır. Sade olmasından kasıt sitenin göz yorucu renk tonları kullanılmaması, renklerin uyumlu olması ve gereksiz animasyonların olmamasıdır. Kullanılabilirlikte de bununla bağlantı olarak sitenin hızlı yüklenmesi, tasarımın içeriğe ulaşımı kolaylaştırması ve farklı platformlarda çalışır olması gereklidir. Çoğu zaman tasarım uğruna web sitelerinin kullanılabilirliğini düşürüyoruz. Tasarımdan da fazla ödün vermeden kullanılabilirliği öncelikli amacımız yapmalıyız. Çünkü kullanıcılar öncelikli beklentisi, kendilerine gerekli olan içeriğe ulaşabilmektir.

Arama ve Navigasyon

Kullanıcı sitede aradığını bulabilmeli ve bulunduğu yerden istediği başka bir sayfaya da geçebilmelidir. Arama ve navigasyon kullanılabilirlik için çok önemli öğedir. Profesyonel projelerde, kullanıcının istediği her şeye en fazla 3 adımda ulaşması esası göz önünde bulundurulur.

Farklı platformlarda web sitenin görüntülenebilmesi

profesyonel web sitesiTasarladığınız ve kodladığınız web sitesinin farklı tarayıcılar üzerinde düzgün görüntülenebiliyor olması da en önemli noktalardan birisidir. Tabi piyasadaki tüm tarayıcılarda %100 aynı olan bir web sitesi kodlamak kolay olmayabilir. En çok kullanılan internet explorer, firefox gibi tarayıcılarda tüm içeriğin düzgün gözükmesi ve diğerlerinde de en azından içeriğe erişilebiliyor olması gereklidir. Ayrıca Google Chrome tarayıcısının da azımsanmayacak bir kullanıcı kitlesine sahip olduğunu göz ardı etmemek gerekir. Çok eski tarayıcılara uyum sağlamak adına yeni teknolojileri kullanamama gibi bir sıkıntımız var. Fakat çok eskilere de takılmamak, en azından artık İE6ya uyumlu yapacağım diye zorlamamak gerekir. Bir diğer önemli noktada çözünürlüktür. Web sitemizin çözünürlüğü farklı bilgisayarlarda da uygun gözükmelidir. İstatistiklere göre en çok kullanılan çözünürlükler; 1280x1024, 1024x768, 1266x768.

Mobil Cihazlarda Görüntülenebilmesi

Web sitenizin mobile cihazlara uyarlanmış başka bir versiyonunun olması eskiden ekstra gibi gözükürdü fakat şimdi bunun olmaması bir eksiklik olarak gözükmektedir. Her kesime hitap eden ya da daha da önemlisi güncel bilgi yayınlayan web sitelerinde mobil versiyon mutlaka olmalıdır.

SEO(Arama Motoru Optimizasyonu)

Bu konunun önemi artık herkesçe aşikârdır. SEOnun ne kadar önem arz ettiğini ve yarışın çok daha çetin bir hal aldığını az çok biliyor veya duyuyoruz. Bu konu ile ilgili ayrı bir eğitim dizisi hazırlayacağım. İlgili konu başlığından istifade edebilirsiniz.

Tasarımın kodlanması ve Geçerlilik Denetimi

Tasarımın kodlanmasında teorik olarak bilmemiz gereken; artık "table" tagları ile kodlanan bir web sitesi olmaması gerektiği ve xHTML/CSS ile içerik ve sunum kodlamasının olabildiğince birbirinden ayrılması gereklidir. Ayrıca formlarda kullanıcının daha hızlı ve pratik işlem yapabilmesi için javascript ve Ajax kullanmanız gerekir. Çok fazla ajax işlemi uygulamak siteye estetik bir görüntü verse de arama motorları ve bazı teknik durumlarda sıkıntılar oluşturmaktadır.

Sunucu Tabanlı Uygulama Geliştirme

Web siteniz basitte olsa sunucu taraflı bir uygulama içeriyordur. Büyük projelerde OOP(Object-Oritanted Programming) yapılarını kullanmak, projede birçok kişinin çalışabilmesi ve düzen açısından çok önemlidir. Fakat bu durum zaman ve maliyet yükü de getirmektir. Orta veya büyük ölçekli bir projede OOP yapısı kullanılmıyorsa ve siz sistemi başka bir yazılımcıya yaptırıyorsanız, sistemin dosyalarının düzeni ve işlevlerinin anlatımını belirten bir proje dokümanı istemenizi tavsiye ediyorum. Sektörümüzde projelere farklı kişilerin dahil olması konusunda pek çok sıkıntı yaşanabilmektedir. Burada asıl bilgilendirme işi projeyi geliştiren yazılımcıya düşer ve onun inisiyatifine/insafına kalmış bir durumdur. Eğer bir yazılım yaptırıyorsanız, yazılım konusunda bilgi sahibi değilseniz ve yazılımcınızda o sorumluluğu göstermiyorsa çok sıkıntılar yaşayabilirsiniz.

Kullanıcılar ile Etkileşim

Günümüzde sosyal medya artık şahıslar için değil firma ve web siteleri içinde vazgeçilmez hal aldı. Çok ciddi firmaları bile sosyal medya içerisinde görebiliyoruz. Ve hatta firmanın sosyal medya içerisinde olmamasını eksiklik olarak değerlendiriyoruz. Bu yüzden sosyal medyaya önem göstermek önemlidir.

Sitemiz için bir önemli hususta rss olmasıdır. İçerik yayınlayan bir sitede kesinlikle rss olmalıdır.

Site İçi Bağlantıların Önemi Nedir? Nasıl Olmalıdır?

Site içerisinde sayfalar arası bağlantıların, SEO açısından dolaylı ve direk olarak birçok faydası vardır. Öncelikle site içi linkleme derken neyden bahsettiğimi size bir örnek ile açıklayayım; "Geçen dersimde bahsettiğim gibi meta etiketleriher sayfa için farklı olmalıdır ve ..." Bu örnek cümlede ‘meta etiketleri’ kelime öbeğine önceden yazdığım ilgili yazının linkini veriyorum. İşte buna site içi linkleme diyoruz.

site içi seoSite içi linkleme işlemini çok fazla abartmamalıyız, aşırıya kaçmak iyi sonuçlar doğurmayabilir, gereken ve ilişkili bulduğunuz yerlerde linkleme yapabilirsiniz. Bir makale için ortalama 2-4 site içi linkleme yapılabilir, ilişkili sayfa tespit edilemiyorsa 1 tane ile de yetinilebilir. Linklemeleriniz kendini belli edecek şekilde renklendirilmelidir. Ayrıca bir makale içerisinde bir kelime öbeği için sadece bir linkleme yapılması önerilir. Unutmayın, linklemeler gerçekten ilişkili olmalı.

Birçok blogda bulunan benzer yazılar başlıklı, o içerik ile alakalı diğer içeriklerin listelendiği bölümleri aktif olarak kullanmanız da tavsiye edilir.

Site İçi Bağlantılar Neden Önemli?

Öncelikle, site içerisinde güzel bir ilişkilendirme yaparak, kullanıcının ilişkili bilgilere hızlı ulaşmasını sağlıyoruz, dolayısıyla ziyaretçilerin site içerisinde kalma süresini arttırarak SEO açısından güzel bir fayda sağlamış oluyoruz.

Ayrıca kelime veya kelime öbeği ile ilgili bir sayfaya link vermeniz, o sayfanın o anahtar kelime ile ilgili olduğunu bildirmeniz anlamına gelir. Sitenizde popüler ve fazla popüler olmayan farklı farklı sayfalar olacağından, bu sayfaların birbirleri arasında ilişkilendirilmesi, bunların birbirlerini desteklemesi anlamına gelir ve popülerlikleri oranında link verilen kelime de yükselmenize katkıda bulunabilir.

Bu yöntemle ilgili çok güzel deneyimler elde ettim, SEO çalışması yaptığım bir sitede, sadece(o zaman dilimi içerisinde) site içi linkleme çalışması yaparak önemli bir aramada sıralama atladım. Yani kesinlikle bu yönteme önem verin, faydasını göreceksiniz.

27 Ağustos 2013 Salı

Türkiye’yi AB ülkelerinde 2 yıl boyunca Anafen temsil edecek

Küreselleşen ve bilgiekonomisinegiden bir dünyada rekabet, her alanda olduğu gibi iş gücü piyasasında ve bilgi işçileri arasında da her geçen gün artıyor. Başarılı olabilmenin ve dünyaya uyum sağlayabilmenin yolu da eğitimden geçiyor. Bunun bilinciyle çalışmalarına hızla devam eden Anafen Eğitim Kurumları, AB Comenius Okul Ortaklıkları Hayatboyu Öğrenme programında iki yıl süreyle ülkemizi temsil etme hakkı kazandı…Comenius Okul Ortaklıkları Avrupa'daki okullar arasında işbirliğini teşvik etmek suretiyle eğitimde Avrupa boyutunu geliştirmeyi hedefliyor. Ortaklıklar, farklı ülkelerdeki öğrenci ve öğretmenlere ortak ilgi alanındaki bir veya daha fazla konuda birlikte çalışma fırsatı da sağlıyor.33 ÜLKEYE TÜRKİYE TANITILACAK…Comenius Programı, öğrenciler ve eğitim personeli arasında Avrupa kültür ve dil çeşitliliği ile değerleri hakkında bilgi ve anlayış oluşturmayı, iş birliğini güçlendirmeyi, aktif bir Avrupa vatandaşı olma yolunda öğrencilerin kişisel gelişimleri için gerekli olan temel becerileri ve yeterlilikleri edinmelerini amaçlıyor. Programa dahil ülkeler 27 AB üyesi ülke, Norveç, Lihtenştayn, İzlanda, Hırvatistan, İsviçre ve Türkiye…IRKÇILIK VE YABANCI DÜŞMANLIĞININ ÖNÜNE GEÇECEĞİZAnafen Genel Müdürü Mustafa Aydın: “Avrupa Birliği Comenius projelerimiz odaklandığı konular kapsamında yapılacak çalışmalar aracılığıyla; ekip çalışması, sosyal beceriler, proje faaliyetlerini planlama ve yürütme ile bilgi ve iletişim teknolojilerinin kullanılmasında da öğrenci ve öğretmenlerin yetenek ve becerilerini geliştirmelerine yardımcı olacak. Ayrıca, Anafen Okulları için farklı ülkelerden okullarla bir ortaklık içinde yer almak, öğrenci ve öğretmenlerimizin yabancı dillerini kullanmalarına ve geliştirmelerine imkan vererek ve yabancı dil öğrenmeye yönelik motivasyonlarını da arttıracak. Özel Yeşilvadi Anafen Ortaokulu ülkemizi “Streets of Europe” (Avrupa’nın Caddeleri) isimli proje ile temsil edecek. Bu projede katılımcı ülkeler; Polonya, Yunanistan, Almanya, Bulgaristan, Norveç ve Türkiye. Özel Sabahattin Anafen Ortaokulu ise ülkemizi “The Baroque period - Our shared European Heritage” (Barok Dönemi- Ortak Avrupa Mirasımız) isimli proje ile temsil edecek. Bu projede katılımcı ülkeler; Almanya, Danimarka, Avusturya, Fransa, İtalya, Litvanya ve Türkiye. Projeler kapsamında; Değişik kültürlere yönelik farkındalığın geliştirilmesini teşvik etmek, kültürler arası eğitim alanında öğretmenlerin yeteneklerini geliştirmek, Irkçılık ve yabancı korkusu/düşmanlığıyla mücadeleyi desteklemek amaçlanıyor” açıklamasında bulundu.

22 Ağustos 2013 Perşembe

Türkiye şaheserlerini bilene maketi hediye!

Zambak Yayın Grubu markalarından PAL Oyuncak, sosyal medyada düzenlediği yeni kampanya ile dünya ve Türkiye şaheserlerini bilenlere bunların 3 boyutlu maketlerini hediye edecek.Eğitici oyuncak markası PAL, sosyal medyada 'Dünya şaheserlerini bil, evine gelsin' kampanyası düzenliyor. Pal Oyun ve Oyuncak Ürün Müdürü Murat Üstünbaş, düzenledikleri sosyal medya kampanyası ile ilgili şu bilgileri verdi:"Dünya şaheserleriyle ilgili genel kültür bilgilerini PAL Facebook sayfasından yayınlayarak dünya ve Türkiye'nin kültürel zenginliklerini sosyal medya aracılığıyla tanıtmayı hedefliyoruz. Yarışma boyunca PAL, Facebook sayfasından dünya ve Türkiye şaheserlerinin tarihi ve mimari özelliklerini takipçileriyle paylaşacağız. Yarışmacılarımız hem eğlenecek hem öğrenecek hem de ödül kazanacaklar. Buna benzer daha önce 'Bana en iyi annem bakar' kampanyası düzenledik. Bu kampanya ile annelerden çok olumlu tepkiler aldık. Bizlerde eğlendirirken öğreten bu tür projeleri planlı bir şekilde yürütmeyi düşünüyoruz."(CİHAN)

Sınıfta kalan öğrenciye son şans

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), lise son sınıf tekrarına kalan öğrencilere son bir sınav hakkı daha tanıdı.Üniversite sınavına girip kazanan ancak başarısızlık nedeniyle sınıfta kalan öğrenciler için sınav açıldı. Buna göre öğrenciler en fazla 4 dersten sınava girebilecek. Sınav hakkından ortalama yükseltmek isteyenler de yararlanabilecek. Sınava girilecek dersler, 23 Ağustos’a kadar veliler tarafından dilekçe ile okul müdürlüğüne bildirilecek. Sınavlar ise eylül ayının ilk haftasında yapılacak. İhtiyaç duyulması halinde cumartesi ve pazar günleri ile çalışma saatleri dışında da sınav düzenlenebilecek. Öğrencinin aynı günde gireceği sınav sayısı 3’ü geçmeyecek. İkinci defa sınıf tekrarına düştüğü için 2012-2013 eğitim yılı itibariyle okulla ilişiği kesilenler, tekrar eski okullarına kayıt yaptıracak ve sınava alınacak. Sınav takvimi hazırlanırken 2013-ÖSYS’de herhangi bir yükseköğretim programına kayıt hakkı kazanan ve bu genelge kapsamında sınava girecek öğrencilerin durumları öncelikle dikkate alınacak.