28 Haziran 2014 Cumartesi

Yeni bir sınav: Tercihler

Sınav sonuçları açıklandığında ikinci bir sınav haline dönüşen tercihlerle karşı karşıya kalacaksınız. Sınav sonucunuzu sükûnetle karşılayıp yere basma zamanının geldiğini, uçmanın kaçmanın bir anlam ifade etmediğini bilmenizde fayda var. Yani artık moral bulma veya verme zamanı değil, gerçekçi olma zamanı.Üniversite eğitimi, gençlere bakış açısı, kültürel birikim, meslekî bilgi, kendine güven vb. özellikleri kazandırmayı amaçlar.Tabii ki dolaylı yoldan meslek edindirme de amaçları arasındadır. Ama doğrudan ve sadece meslek edindirme gayesi yoktur üniversitenin. 2002 ÖSS’desayısal puan türünde ilk 1000’e giren öğrenciler arasında yapılan bir araştırma sonucunda, bu öğrencilerden yaklaşık% 40’ının seçtiği programdan memnun olmadığı görülmüştür. Bu, büyük bir rakam... Bir diğer çalışma da, okuyan öğrencilerin neredeyse üçte ikisinin okuduğu programdan hoşlanmadığını ortaya koymuştur. Peki, suç sadece öğrencilerin mi? Tabii ki değil… Eğitim sistemimizdeki problemlerden, üniversitelerin kendilerini tanıtmadaki yetersizliğine, ailelerin bilinçsizliğinden meslek kuruluşlarımızın bu konudaki ilgisizliğinekadar bir sürü neden ileri sürülebilir. Bütün bunlar bölüm tercihi yaparken çok dikkatli olunması gerektiğini net bir şekilde ortaya koymaktadır.Tercihlerinizi sıralamadan önce yapmanız gereken, hedeflediğiniz meslekler ve üniversiteler hakkında bilgi edinmek olmalıdır. Bu konuda elinizdeki yazılı kaynaklardan, internetten yararlanabileceğiniz gibi, eğitim almak istediğiniz bölümde veüniversitede okuyan birkaç öğrenciyle, o bölüm ve üniversiteden mezun olanlarla görüşüp bilgi sahibi olabilirsiniz. Şunu unutmamak gerekir ki özellikle üniversitelerin sitelerinde bulunan bilgiler makyajlıdır. O nedenle diğer kaynaklardan dabilgi edinme yoluna gitmelisiniz. Bunun yanı sıra eğer imkânınız varsa okumak istediğiniz üniversiteyi ziyaret edin ve öğretimüyeleriyle görüşmeye çalışın. Zaten bu süreçte çoğu üniversite kapılarını öğrencilere açıyor.Okurken görülecek dersler nelerdir? Bu dersler hoşlanacağınız nitelikte mi? Bu bölümü bitirdiğinizde iş imkânı ne ölçüde var? Okumayı düşündüğünüz üniversitenin fiziksel koşulları ve sosyal ortamı nasıl? Barınma ve burs imkânı sağlanabiliyor mu? Üniversite, teorik eğitimle iş hayatındaki pratiği birleştirebilmiş mi? Mezunlarına iş olanağı sağlamada ne derece etkili?.. İşte bütün bu ve benzeri soruların yanıtını öğrenmeye çalışıp ondan sonra tercihlerinizi şekillendirmeniz gerekir. Aksi takdirde kazanıp gittiğiniz bölüm ve üniversite sizi hayal kırıklığına uğratabilir.Şunu da unutmamak gerekir ki, bazı şeyleri yaşamadan anlamak tam da mümkün değildir. Kazandığınız bölümde okurken zevk almadan okuyabilir ya da bölümünüzden memnun olmayabilirsiniz. Ancak okulu bitirip iş hayatına atıldığınızda her açıdan tatmin edici bir meslek sahibi olabilirsiniz. Ya da okurken zevk aldığınız bir bölümü bitirdikten sonra çalışma hayatına girdiğinizde hoşlanmadığınız bir işle karşı karşıya kalabilirsiniz. Dolayısıyla eğitim hayatındaki tatminle iş hayatındaki tatmin birebir örtüşmeyebilir. Buna karşı hazırlıklı olun. Elinizden geldiğince yeteneklerinizle, ilgilerinizle vegelecek adına kurduğunuz planlarınızla örtüşen bölümlere yönelmeye gayret edin.Ve son söz… Hayatın her safhasında ve her anında, mutlu olmayı belirleyen temel faktörün dış referanslardan daha çok iç referanslar olduğunu aklınızdan çıkarmayın…

27 Haziran 2014 Cuma

Doğru tercih doğru mesleğe ulaştırıyor

LYS sona erdi ancak öğrencileri doğru tercihleri yapmak için zorlu bir süreç bekliyor. Uzmanlar uygun bir meslek seçiminin kişiye iş dünyasında kazandırdığı başarının hayatın diğer alanlarına da yansıyacağına dikkat çekiyor.Zambak Yayın Grubu İnsan Kaynakları Uzmanı Zafer Avcı LYS sonrası tercih süreci için şunları söylüyor: “Eğitimciler ve aileler, çocukların eğitim alacakları branşları belirlerken, onların meslek seçimlerinde onlara rehberlik yaparken, çocukların genetik yetenekleri ve daha sonra çevre etkisiyle şekillenen kişilik ve karakter yapılarını dikkate almalıdırlar. Ailenin başarılı olduğu meslek, kişinin o meslekteki potansiyelini ifade eder dolayısıyla başarısını etkiler. Yapılan araştırmalarda toplumumuzda mezun oldukları bölümlerin gerektirdiği meslek ve sektörlerde çalışmayan birçok insanın olduğu da bilinmektedir. Çalışma hayatında bireylerin çalıştıkları işten memnun olmaması veya ilk fırsatta bu işi değiştireceğim yönündeki yaklaşımların altında bu faktörlerin bulunduğunun göz ardı edilmemesi gerekmektedir.”İşsiz kalmamak için doğru tercih şart Zafer Avcı işsizlik sorununun meslek seçiminde dikkat edilmesi gereken önemli bir nokta olduğunu ifade ederek şöyle konuşuyor: “Yeteneği, ilgisi, çalışma koşulları, ücreti her durumu kendisine uyan bir kişinin önüne o meslekte istihdam edilmeme yani iş bulamama sorunu çıkabilir. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2013 yılı verilerine göre, İşsiz sayısı 2.75 milyona işsizlik oranı ise yüzde 9.7'ye çıkmıştır. Üniversite mezunu işsiziz sayısı ise 557 bini bulmuştur. Üniversitelerden mezun olup iş bulamayanların oranı ise her geçen yıl artış göstermektedir. Yüksekokul veya fakülte mezunları arasında 2012'de yüzde 10,1 olan işsiz sayısı yüzde 10,3'eçıkmıştır. TÜİK verilerine göre, en son mezun olunan okul ve mezun olunan alan itibariyle Türkiye'de 28 milyon 271 bin kişilik iş gücünün 5 milyon 388milyonluk kısmını yüksekokul veya fakülte mezunları oluşturuyor. Üniversite mezunları arasında işsizlik oranının en yüksek olduğu alan imalat ve işletme olmuştur. Bu alanlardan mezun olanların yüzde 16,8'i işsiz durumda bulunuyor.” İşsizlik oranında imalat ve işletmeyi, sanatla ilgili alanlar izliyor. Sanat bölümlerinden mezunların yüzde15,9'u işsizlik sorunu yaşıyor. Eğitimli iş gücünde işsizlik oranının yüksek olduğu bir diğer alan ise yaşam bilimleri. Bu alandan mezun olanların yüzde14,5'i iş arıyor. Sosyal ve kişisel hizmetler, bilgisayar, ulaştırma hizmetleri ve çevre koruma, iş ve yönetim, gazetecilik ve enformasyon, tarım, ormancılık ve balıkçılık, fizik bilimleri ile mimarlık ve inşaat mezunlarının işsizlik oranı üniversite mezunlarının genel işsizlik oranının üzerinde bulunuyor. Sosyal ve kişisel hizmetler mezunlarının yüzde 14,3'ü, bilgisayar mezunlarının yüzde 14,2'si, ulaştırma hizmetleri ve çevre koruma mezunlarının yüzde 14,1'i, iş ve yönetim mezunlarının yüzde 13,5'i, gazetecilik ve enformasyon mezunlarının yüzde13,2'si, tarım, ormancılık ve balıkçılık mezunlarının yüzde 12,2'si, fizik bilimleri mezunlarının yüzde 11,9'u, mimarlık ve inşaat mezunlarının yüzde11,2'si iş sahibi değil. Buna karşın bazı alanlarda işsizlik oranı oldukça düşük seviyelerde bulunuyor. Yüksekokul veya fakülte mezunları arasında işsizliğin en az olduğu alan güvenlik hizmetleri olarak dikkati çekiyor. Bu alanlardan mezun olanların işsizlik oranı yüzde 2,1'lesınırlı kalıyor. İşsizliğin düşük olduğu bir diğer alan ise sağlık. Sağlıkla ilgili alanlardan mezun olanlar arasındaki işsizlik oranı ise yüzde 2,4 düzeyinde bulunuyor. Veterinerler de büyük ölçüde işsizlik sorunu yaşamıyor. Veterinerler arasındaki işsiz oranı yüzde 4,7'dekalıyor. Hukuk yüzde 6'lık, öğretmen eğitimi ve eğitim bilimleri yüzde 7,4, mühendislik işleri yüzde 8,4, matematik ve istatistik yüzde 9,3, beşeri bilimler yüzde 9,8, sosyal bilimler ve davranış bilimleri yüzde 10'luk işsizlik oranıyla, üniversite mezunlarının genel işsizlik oranının gerisindeki alanları oluşturuyor.

23 Haziran 2014 Pazartesi

İşte PYBS soru ve cevap anahtarları

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), bugün yapılan Parasız Yatılılık ve Bursluluk Sınavı'nın (PYBS) soru ve cevap anahtarları www.meb.gov.tr adresinde yayımlandı.2014 Parasız Yatılılık ve Bursluluk Sınavı (PYBS) Sınav SorularıSınıflar.......KİTAPÇIKLAR5.Sınıf A Kitapçığı B Kitapçığı Görme Engelliler6.Sınıf A Kitapçığı B Kitapçığı Görme Engelliler7.Sınıf A Kitapçığı B Kitapçığı Görme Engelliler9-10-11.Sınıf A Kitapçığı B Kitapçığı Görme EngellilerPYBS'nin 857'si yurt içi, 1'i yurtdışı olmak üzere toplam 858 sınav merkezinde Türkiye saatiyle 14.00'de başladığı ve özel eğitim öğrencilerine verilen 30 dakika ek süre ile birlikte saat 16.30'da sorunsuz şekilde tamamlandığı belirtilen MEB açıklamasında, şunlar yer aldı:"PYBS'ye 5, 6, 7, 9, 10, 11'inci sınıf öğrencisi toplam 852 bin 701 aday başvuruda bulunmuştur. Sınav soruları ve cevapları, bugün (22 Haziran) saat 17.30'da www.meb.gov.tr adresinde yayımlandı. 5, 6, 7, 8, 9, 10 ve 11'inci sınıfların PYBS sonuçları ise 21 Temmuz 2014 tarihinde http://www.meb.gov.tr ve http://oges.meb.gov.tr internet adreslerinde ilan edilecektir. Öğrencilerimizin eğitim hayatları için önem arz eden bu sınavın gerçekleşmesinde emeği geçen tüm görevlilerimize teşekkür eder; sınavın başta öğrenci, öğretmen ve velilerimiz olmak üzere eğitim camiamıza ve ülkemize hayırlı olmasını dileriz."(CİHAN)

18 Haziran 2014 Çarşamba

LYS-2 ve LYS-3 testlerine yönelik stratejiler

Üniversite hayali kuran gençler için aylardır süren hazırlığın sonuna gelindi. Üniversiteye hazırlanan gençler, hafta sonu LYS-2 ve LYS-3 için ter dökecek.Başarının önündeki en büyük engel ise dikkatsizlik. Dikkatsizlik, birçok sorunun cevabı bilindiği halde yanlış yapılmasına neden oluyor. Dikkatli olan ise sınavı kazanacak. “Soruyu biliyordum ama dikkatsizlikten yapamadım”, “Soruda verilen ipuçlarını görmedim”, “Soruyu beş defa okudum yine anlayamadım”, “Sayfadaki soruları göremedim” türü şikâyetler sınava hazırlanan öğrencilerin çoğu için ortaktır. Bu sorunların temelinde dikkat problemi gelmektedir. Soruları tam ve dikkatli okuyarak, morali sağlam tutarak dikkat sorunu önlenebilir.Soruları tam ve dikkatli okuyunSoruda neyin sorulduğu iyi anlaşıldığında cevaba ulaşmak daha kolaydır. Zaman kazanma endişesiyle hızlı ve dikkatsizce okunan sorular başlangıçta zaman kazandırırmış gibi görünse de yanlış anlamaya; dolayısıyla sınavda hem zaman hem de puan kaybına neden olabilir. Bu nedenle soruyu okumak zaman kaybı olarak görülmemeli.Sınavın ilk 15 dakikası önemliSınavın en çok yanlış yapılan zaman dilimlerinden biri sınavın ilk 15 dakikasıdır. Çünkü bu zamanlar ısınma süresidir ve genelde en heyecanlı olunan zamanlardır. Bu nedenle ilk 15 dakikada en iyi bilinen, yorumdan çok bilgiye dayanan ve mümkünse puanı çok fazla olmayan derslerin testini çözmeye başlanmalıdır.Moralsizlik hata yapma riskini artırırSınavda üst üste yapılamayan sorular moral bozabilir. Bu da dikkatsizliğe ve sonucunda hata yapmaya neden olabilir. Böyle durumlarda sınavda soruların, kolay, zor ve karışık olarak dizildiğinin, stratejik davranarak soruyla inatlaşmadan bir sonraki soruya geçilmesi gerektiğinin farkında olunmalıdır.Sorunun soruluş tarzına dikkat edilmelidirSınav soruları analiz edildiğinde farklı nitelikte soru kalıpları gelmiştir. Özellikle yorum gerektiren sorularda neden sonuç ilişkisine doğru ulaşmak önemlidir. Bunun için öncelikle soruda verilen bilgileri kullanmak gerekir. Bazı sorularda adaylardan iki durum arasında ayrım noktaları istenebilir. İki durum arasında farklılıklar sorulabileceği gibi benzerlikler de adaylardan istenebilir. Özellikle Türkçe testinde mutlak suretle sorulan ana düşünce, yan düşünce sorularında ve sözel ağırlıklı sorularda dikkate alınacak ara sözcükler: örneğin, çünkü diye başlayan cümlelerden öncesi; O halde, böylelikle, böylece, kısaca diye başlayan cümlelerden sonrası genelde vurgunun yapıldığı yerlerdir.LYS-2 testlerine yönelik stratejilerLYS-2’ler sayısal alanda sağlık bilimleri, fen bilimleri ve mühendislik alanında tercih yapacak adaylar için puan getirici testlerden oluşmaktadır. Son 4 yıldır adayların LYS-2 başarı ortalamalarında düşme gözlenmektedir.FİZİK TEST STRATEJİSİ Fizik soruları, genellikle şekil ve soru metni ile birlikte verildiğinden şekil ile metin arasında tamamlayıcısı olan tüm ipuçları bir bütün olarak ele alınmalıdır. İstenilen değerler belirlenerek sorunun çözümü için uygun bir yol haritası oluşturulmalıdır. Soru çözümlerinde bilgi ve beceriler kullanıldığı kadar, soruyla ilgili ilkelerle göre hareket etme ihmâl edilmemelidir. Sorulara ezberci mantıkla değil, düşünce ve yorumlama ile yaklaşılmalı, mümkünse şekil ve grafik çizerek olaylar somutlaştırılmalıdır. KİMYA TEST STRATEJİSİ Kimya sorularını rahat bir biçimde çözebilmek için öncelikle kimya ile bağlantılı terim, kavram, formül, ilke ve birimlerin anlam ve içeriklerini iyi bilinmesi gerekir. Diğer derslerde olduğu gibi kimya sorularının da doğru çözülebilmesi için, konuların iyi bilinmesi ve sorular okunurken vurgulamalara dikkat edilmesi gerekir. Kimyada LYS’de 9. sınıftan soru gelme ihtimali oldukça düşüktür. 10. sınıftan özellikle kimyasal hesaplamalar, gazlar, molariteye bağlı çeşitli hesaplamalar gelebilir. 11. sınıfa ait konuların tamamından 9 – 10 tane soru beklenmektedir. Soruların genel olarak bilgi içerikli yorum sorusu olmasına rağmen hesaplama soruları da gelebilir. BİYOLOJİ TEST STRATEJİSİ Biyoloji sorusu çözülürken önce soru cümlesi, daha sonra anlatım metni okunmalıdır. Böylece zaman kaybedilmemiş olur. Sorularda anahtar kelime aranmalıdır. Anahtar kelime sorunun çözümünde ayırt edici nitelikte olan kelimedir. Sorular çözülürken sadece bir konu düşünülmemeli, konular arasında bağıntılar kurularak sorular çözülmelidir. LYS Biyoloji’ de en çok soru getiren konular solunum ve fotosentez, ekoloji, hücre bölünmeleri, üreme ve gelişme, bitki biyolojisi, sistemler evrim olmaktadır.LYS-3 testlerine yönelik stratejilerPazar günü adayların girecekleri LYS-3 Türk Dili Edebiyatı ile Coğrafya-1 testi eşit ağırlık ve sözel alandan tercih yapmak isteyen adaylar için önemli puan kaynağını oluşturmaktadır.Türk Dili Edebiyatı Test StratejisiLYS’de Türk Dili Edebiyatı testinde 56 soru sorulmaktadır. Sorular daha çok “Edebî metinler ve edebiyat bilgileri” ağırlıklı olmaktadır. Türk Dili ve Edebiyatı testinde en çok soru Cumhuriyet dönemi edebiyatından gelmektedir.Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatındaki önemli isimlerBeş hececiler: Halit Fahri Ozansoy, Yusuf Ziya OrtaçMilli edebiyat zevk ve anlayışını sürdüren şiir: Ahmet Kutsi Tecer, Arif Nihat Asya, Kemalettin Kamu,Öz (Saf) Şiir: Necip Fazıl, Asaf Halet Çelebi, Özdemir Asaf, Hamdi TanpınarSerbest nazım ve toplumcu şiir: Ceyhun Atıf Kansu, Ahmed Arif, Ercüment Behzat LavCumhuriyet döneminde öykü ve romanMilli edebiyat zevk ve anlayışını sürdüren eserler; Mithat Cemal Kuntay: Üç İstanbul-Roman, Aka Gündüz: Dikmen Yıldızı-RomanBireyin iç dünyasını esas alan eserler:Peyami Safa Abdülhak Şinasi Hisar, Mustafa, Kutlu, Tarık Buğra, Selim İleri, Memduh Şevket Esendal, Zeyyat Selimoğlu, Halikarnas Balıkçısı, Sâmiha AyverdiModernizmi esas alan eserler:Oğuz Atay, Yusuf Atılgan, Orhan Pamuk, Sait Faik, Haldun Taner, Bilge Karasu, Nezihe Meriç, , Adalet Ağaoğlu, Ferit Edgü, Rasim Özdenören, Füruzan, Vüs’at O. Bener, İnci Aral, Oktay AkbalCumhuriyet döneminde öğretici metinlerNurullah Ataç, Suut Kemal Yetkin, Sabahattin Eyuboğlu, Falih Rıfkı Atay, Şevket Rado, Eflatun Cem Güney, Ruşen Eşref Ünaydın, Cemil Meriç, İsmail Habib SevükCoğrafya -1 Test StratejisiLYS-3 Coğrafya -1 soruları adayların geçen cumartesi günü LYS-4 Sosyal Bilimler testindeki coğrafya sorularıyla paralellik göstereceği beklenmeyebilir. Sınav öncesi adayların konularla ilgili daha önceden sorulmuş sorulara bakmalarında fayda olacaktır.

16 Haziran 2014 Pazartesi

Sınavlara şartlı girmeyin

Sınavlar bizim eğitim hayatımızda edindiğimiz bilgilerin ölçülmesi ve değerlendirmesine yönelik uygulamalardır. Bundan dolayı sınavlar kişiliğimizi ölçmemektedir. Başarılı olmak nasıl insani bir özellik ise başarısızlık da insani bir özelliktir.Sonuçta, birey olarak hepimiz kişiliğimizle değerliyiz. Bu bağlamda “sınav hayatın bir basamağı, ben de sınavda elimden geleni yapmaya çalışacağım” şeklinde düşünmek sınavı algılama biçimini değiştirecektir.Sınava koşulsuz girinSınavlara şartlı girmek düşüncelerin kilitlenmesine neden olabilir. Örneğin, “Sınava girerken sayısal bölümden şu kadar net yapmalıyım.Matematik testinden bu kadar net yapmalıyım. Hata yapmamalıyım. Zamanı yetirmeliyim.” gibi koşullar oluşturmamalıdır. Çünkü oluşturulan her koşul aday için birer tehdit haline gelebilir. Koşul yerine ancak strateji oluşturulabilir. Örneğin, zamanı verimli kullanma stratejisi, kodlama stratejisi, dikkati toplama stratejisi gibi. Sınav öncesi rahatsız olunacak ortamlardan uzak kalmak, sınavdan önceki birkaç gün içinde sınava girilecek sınav salonunu görmek sınav kaygısını azaltan faktörlerdendir. Unutmamak gerekir ki, sınav bir ölüm kalım savaşı değildir. Sınava verilen anlam ve bakış açısına göre kaygı ve motivasyon artar veya azalır. Soruları, kolay veya zor soru gibi nitelendirmek yerine, seçicilik özelliği daha fazla olan soru olarak görmek -özellikle matematik fen sorularına- önyargılı yaklaşılmasına engel olur. Sınav, kişiliğinizi değil bilginizi ölçer. Dolayısıyla sınava nefret geliştirmek yerine, sınavı daha mutlu bir hayat yaşamanız için basamak olarak değerlendirmek psikolojik açıdan daha doğrudur.Sınavlarda bazı çok seçici sorular da olacaktırÖSYM sınav sorularının zorluk derecelerini 5 kategoride değerlendirmektedir. Bunlar % 40 herkesin çözebileceği normal zorluktaki sorular, % 20 orta derecede zorluk ve % 20 orta derecede kolaylığa sahip sorular, % 10 çok kolay ve % 10 oldukça seçici sorulardan oluşmaktadır. Buna göre ortalama soruların % 70’i tüm adaylar tarafından çözülebilecek türde sorulardır. Adaylar bütün soruları doğru cevaplama beklentisi içinde olmamalıdırlar.Şu ana kadar çıkmış sorular tekrar çözülmelidirGeçmiş yıllara ait sınav soruları aynı zamanda konu tekrarı işlevini görür. Özellikle sınava yakın öğrenciler konuları tekrar etmek istemez. Bu durum konuların çokluğundan, bazı konuların iyi öğrenilmesinden, daha önceden bazı konulara çalışmaktan kaynaklanır. Bundan dolayı adaylar, geçmiş yıllara ait soruları mutlaka çözmelidirler.Çıkmış soruları çözmekle, sınavda hangi konulardan soru geldiğini, soruların mantığını, soruların konulara göre dağılımını, hangi konulardan ne tip soruların sorulabileceğini, soruların zorluk ve kolaylık oranlarını tespit edebileceklerdir.* FEM Yayın Merkezi Rehberlik KoordinatörüLYS-1 testlerine yönelik stratejilerGeçtiğimiz yıllarda olduğu gibi bu yıl da 12. sınıf konuları (limit, türev, integral) ağırlığını hissettirebilir. Bu konularla ilgili yapılabilecek en verimli iş geçtiğimiz 3-4 yılın sorularını yeniden çözmek olmalıdır. Geçtiğimiz 3 yılın LYS Matematik testlerindeki soru dağılımında benzerlik gözlenmektedir. Buna göre soruların % 15’i 9. sınıf konularından , % 25’i 10. sınıf konularından, % 20’si 11. sınıf konularından, % 40’ı 12. sınıf konularından gelmiştir. Bu yıl da soruların benzerlik göstereceği düşünülmektedir. 2013- LYS’de özellikle trigonometri, karmaşık sayılar, logaritma, determinant – matris, limit ve süreklilik, türev ve uygulamaları, integral ve uygulamaları banko soru gelecek konulardan olmaktadır.2014 YGS’de Temel Matematik testinde bir önceki yıla göre net yapma oranında düşme gözlendi.LYS’de ise son yıl Matematik net ortalamasında bir önceki yıla oranla düşme yaşandı.LYS’de son sınavda gelen 50 sorunun 18 tanesi YGS ortak alandan oluşmaktadır.Matematik testinde bir konuyla ilgili çok farklı soru sorulabilir. Aynı şekilde bir sorunun çok farklı çözüm yolları da olabilir.LYS’de sorulardaki yanlış yapma ihtimalini en aza indirgemek için konularla ilgili mümkün olduğunca çok ve farklı tarzda sorular çözmek gerekir.Matematik sorularındaki hiçbir veri gereksiz değildir.Her veri sorunun çözümünde aday için gerekli olacak ipuçlarıdır. Sorularda her ayrıntıya dikkat etmek gerekir.Adaylar sorunun ne anlama geldiğini kavramak için dikkatli bir şekilde gerekirse altını çizerek soruyu okumalı, önce çok iyi anlamalı ve çözümü yaparken işlem hatası yapmamalıdır.İşlemin bitiminde mutlaka çözüm kontrol edilmelidir.LYS-4 testlerine yönelik stratejilerLYS-4 daha çok sözel alanda tercih yapacak adayların gireceği testlerden oluşmaktadır. Özellikle Tarih ve Coğrafya-2’de ders başarı ortalamalarında düşme gözlenmektedir.Tarihte soru çözümleri esnasında bilinmeden geçilmemeli ve kesinlikle bir tarih sözlüğü oluşturulmalıdır.Tarihi kavramlar sözlüğü belki bu kavramların öncelikle yakalanmasıyla ciddi bir yol alınmış olunur.Coğrafya soruları çözülürken; bazı soruların cevabı soru metinlerinin içerisinde gizlidir, bu husus dikkate alınmalı ve soru kökleri dikkate alınmalıdır. Her soru içerisinde coğrafyanın bir konusunda kullanılabilecek temel bir bilgi içeriği olabileceği düşünülerek bu bilgiler not alınmalıdır. Özellikle tablo ve grafikli sorularda öğrenciden şekli veya istatistikî bilgileri sadece yorumlaması istenir ve soru köklerindeki olumlu-olumsuz ifadelere dikkat edilmelidir.Coğrafya-1 testinde 11 ve 12. sınıf konularının yanı sıra 9 ve 10. sınıf konularından soru geleceğinden dolayı ilk konular tekrar edilmelidir. Coğrafya dersine çalışırken asıl olan atlaslarda ve duvar haritalarında bulunabilen yer adlarını çeşitli istatistikî bilgileri ezberlemek değil, coğrafi olayların sebeplerini açıklamaya ve bu sebeplerden sonuçlar çıkarmaya yönelmektir.Felsefe grubu olarak bu sene LYS’lerde psikolojiden 8, sosyolojiden 8 ve mantık dersinden 8 soru sorulacak. Felsefe grubu derslerin LYS’de TS-1 ve TS-2 puanına etkisi küçümsenmeyecek kadar büyüktür. Bu bölümleri tercih etmek isteyen sözel öğrencilerin bu dersi öğrenmeme ve bu derse ait soruları çözmeme ayrıcalığı yoktur. Bu nedenle dersleri dikkatlice dinlemeli, tüm kaynakları değerlendirmeli ve çok soru çözülmelidir. Felsefe grubuna ait problemi olan öğrenciler öncelikle okuma ve anlama ile ilgili problemleri halletmelidirler.

12 Haziran 2014 Perşembe

TEOG sonuçları açıklandı

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş (TEOG) sistemi kapsamında yaklaşık 1 milyon 200 bin 8. sınıf öğrencisine düzenlenen merkezi sınav sonuçları bugün açıklandı. Açıklanan sonuçlarının ardından, 31 Temmuz-8 Ağustos tarihleri arasında tercih dönemi gerçekleştirilecek.Öğrencilerin ortak sınav sonuçları ile yıl sonu puanlarını temel alan başarı puanı hesaplanabilecek. Okullar ise kontenjanlarını 4 Temmuz'da açıklayacak. Okulların kontenjanlarını açıklaması 31 Temmuz'a kadar sürecek. Milli Eğitim Bakanlığı kontenjan boşluğunun önüne geçmek için bu yıl A ve B grubu tercih listesi uygulaması başlattı. Buna göre, öğrenciler 15 tercihten oluşan A Grubu listede bir okula yerleşemezse, B Grubu'ndaki bir okula yerleşebilecek. B Grubu listedeki tercih ise okul türlerine göre bir istek sıralaması şeklinde olacak. Öğrenci, B Grubu'ndaki okul türlerinden ancak ikamet ettiği ilçede bulunanları seçebilecek.SONUÇLARI ÖĞRENMEK İÇİN TIKLAYINMilli Eğitim Bakanlığı tarafından Fen Lisesi, Anadolu Lisesi, Sosyal Bilimler Lisesi, Anadolu Meslek ve Teknik Lisesi, Çok Programlı Anadolu Lisesi ve Anadolu İmam Hatip Lisesi şeklinde 6 okul türü belirlendi. Her iki listedeki okullara da yerleşemeyen öğrenciler, bakanlık tarafından adrese göre otomatik yerleştirilecek.Öte yandan, boş kontenjanlar için bu yıl yedek yerleştirme yapılmayacak, nakil yoluyla doldurulacak. Ayrıca, geçmiş yılların aksine bu yıl, nakillerde puan kıstası da kaldırıldı. Bu yıl ayrıca tercih döneminde okul puanları da açıklanmayacak.

7 Haziran 2014 Cumartesi

Sorulara duygusal yaklaşmayın!

Ne yazık ki birçok öğrenci belli tipteki sorulara karşı önyargılı olabiliyor. Adaylar, soruyu görür görmez ‘Çözemeyeceğim’,‘Bu soruda çok zaman kaybedeceğim’ endişesine kapılabiliyor. Öğrencileri bu önyargılardan kurtarabilmek açıkçası çok da kolay değil. Yerleşik endişeler ve kaygılar var.Öncelikle soruyu anlamak çok önemli. İşin nirengi noktası bu diyebiliriz. Soruyu tam olarak anlamadan seçeneklere geçmemekte fayda var. Aksi takdirde soruyu tekrar okumak zorunda kalırsınız. O nedenle sınav öncesi çok sayıda soru çözüp farklı nitelikteki soru tipleriyle hemdem olursanız soruyu anlama ve çözme hızınızı artırabilirsiniz.Her soruda bütün seçenekler okunduktan sonra cevap belirlenmelidir. Yanlış yapılan sorularda karşımıza çıkan temel problem doğru olduğuna inanılan seçeneği görür görmez işaretleyip hemen diğer soruya geçme anlayışıdır. Özellikle olumsuz soru kökü barındıran sorularda, öğrenci soruyu olumlu algılayıp hemen gördüğü ilk seçeneği doğru olarak işaretleyebiliyor. O nedenle buna çok dikkat edilmelidir.Bilinmeyen ya da hatırlanamayan kavramlardan dolayı soruyu boş bırakma da karşımıza çıkan temel yanlışlardan biri. Özellikle paragraflı sorularda anlamı bilinmeyen ya da hatırlanamayan kavramlar olabilir. Bu kavramları görüp, ‘Bu soruyu çözemem’ önyargısıyla soruya yaklaşılmamalıdır. Paragrafın geneline bakarak bu kavramlar hakkında fikir yürütebiliriz.‘Uzun soru, zor sorudur’ anlayışı yanlıştır. Uzun paragrafların çoğu, içerik hakkında daha açıklayıcı bilgilerin olduğu paragraflardır. Paragraf sorularında önce koyu yazılmış olan soru kökü okunmalı, ardından paragraf okunmalıdır. Soru kökünü okumadan paragrafı okuyan öğrenciler, bu soruları yeniden okumak zorunda kalmakta ve zaman kaybetmektedirler.Altı çizili sözcüklerin olduğu sorulara özen göstermek sınavdaki yanlış yapılan soru sayısını azaltacaktır. Bu tip soruları görünce, altı çizili sözcükler hemen büyük bir daire içine alınarak belirginleştirilmelidir. Böylece soruyu yanlış algılama ihtimalimizi ortadan kaldırabiliriz. Çok sayıda işlem gerektiren sorularda kesinlikle kafadan hesap yapılmamalı, yazılarak, kâğıt üzerinde işlem sırası gözetilerek bu sorular çözülmelidir. Bu tip sorular kalem kullanmadan, işlem sırası gözetilmeden yapılırsa hatalı çözülebilir. Ayrıca sınavın sonunda bu çözümleri kontrol etme imkânı olmaz.Öncüllü sorular, öğrencilerin en çok zorlandığı sorulardır. Üç öncüllü bir soruda sanki öğrenci üç farklı soru çözüyor gibidir. Öncüllü sorular daha fazla bilgi ve dikkat gerektirir. Bu tip sorularda branş bilgisinin önemi ortaya çıkmaktadır. O nedenle bilgi depomuz dolu olmalıdır.Sorularla duygusal bir ilişkiye girilmemelidir. ‘Eyvah bu soruyu yapamadım’ paniğiyle birlikte diğer sorulara da ‘Yapamayacağım’ düşüncesi ve kaygısıyla yaklaşılmamalıdır. Bazen 2-3 soru peş peşe zorlayabilir. Her soruya, ‘diğer sorulardan bağımsız’ anlayışı ve duygusuyla yaklaşmak gerekir. Zorlanılan ya da zaman kaybı oluşturacak tarzda soruları test sonuna bırakmak önemlidir. Sorularla cebelleşen öğrenciler hem zaman hem de moral kaybına uğramaktadırlar.*Zirve Yayınları Rehberlik Yayın YönetmeniTek hatam, işlem hatamÖncelikle şunu belirtmekte fayda var: İnsan metabolizmasının uzun bir süre dikkatini belli bir işte yoğunlaştırması çok da kolay değildir. O nedenle abartılı olmayacak düzeyde yapılan işlem hatalarını doğal bir durum olarak görmek lazım.Peki, işlem hatalarının belli başlı nedenleri ve çözüm yolları nelerdir?Acelecilikten kaynaklanan işlem hatalarıSınav sadece bilgiyi ya da bilgiyi kullanma becerisini, yorumlama gücünü ölçmüyor. Süreye karşı yarış halinde olan öğrenci eğer makul sürede soruları cevaplayamıyorsa aceleci davranarak ya verileri yanlış okumakta ya da işlemlerde hata yapmaktadır. Bu nedenle soru çözüm hızını artırmaya yönelik bazı tedbirler alınmalıdır. Ne kadar çok ve farklı nitelikte soru (sınav formatına uygun olmak koşuluyla) çözülürse hem sınavda soruyu algılama hızı artacak hem de işlemleri daha seri yapma becerisi kazanılacaktır.Kalem kullanmadan, kafadan yapılan hesaplamalarİşlem hatalarına neden olan bir diğer faktör kalem kullanmadan, kafadan yapılan hesaplamalarla doğru cevaba ulaşma gayretidir. O nedenle mutlaka kalem kullanarak soruları çözmek gerekir. Çözümün bu şekilde yapılması sınav sonunda öğrencilere cevaplarını kontrol etme imkânı da sağlayacaktır.Yoğun işlemli soruların sınavın sonlarına bırakılmasıYoğun işlemli soruların sınavın son zaman dilimlerine bırakılması da bazı öğrencilerde işlem hatalarının yaşanmasına neden olmaktadır. O sürece kadar yorulan beyin, soruları tam, doğru ve hızlı bir şekilde algılayamaz ve işlemlerde basit hataların yapılmasına zemin hazırlar. Bu noktada öğrencilerin sınavdaki soru çözüm sıralarını kendi bünyelerine uygun şekilde ayarlamasının önemi ortaya çıkmaktadır. Her öğrenci kendi durumuna göre bir çözüm stratejisi geliştirmelidir. Bu stratejiyi belirlerken sınava kadar yapılan deneme sınavlarındaki tecrübeler kullanılmalıdır. Bunun yanı sıra sınavda zaman zaman kısa molalar verip, oturuş pozisyonu değiştirilerek beden ve beyin rahatlatılıp dikkat yeniden toparlanabilir.Soruyu gelişigüzel çözmekSoruyu gelişigüzel çözme, girilen sınava önem vermeme de işlem hatalarının bir diğer nedenidir. Özellikle gereğinden fazla ve bilinçsiz şekilde çözülen deneme sınavlarına karşı öğrenciler böyle bir tavır geliştirebilirler.Yeterli sayıda çözülen, zorluk düzeyi gerçek sınavla örtüşen ve uygun şart ve ortamlarda uygulanan deneme sınavları öğrencinin bu olumsuz tavırlarını ortadan kaldıracaktır.Son bir tavsiye:Eğer süreyi doğru kullanabilir ve sınavı bir süre erken bitirebilirseniz çözümlerinizi yeniden gözden geçirerek işlem hatasına düştüğünüz soruları düzeltebilirsiniz. Bu noktada daha önce de belirtildiği gibi sınavda işlemleri kalem kullanarak yapmak çok önemlidir.